Asrın en Büyük İbretiİ:
LÛT GÖLÜ (Ölü Deniz) YOK OLMAK ÜZERE…
Şûâra Suresi’nin 208-209cu âyetlerinde meâlen: “Kendisi için bir uyarıcı olmaksızın, biz hiçbir ülkeyi yıkıma uğratmış değiliz. (onlara) hatırlatma (yapılmıştır); biz zulmedici değiliz.”İbaresi yer alır. Nisa Suresi 133, Maide Suresi 54-55-56, Tevbe Suresi 38-39, Yunus: 13-14, Hud: 57, İbrahim: 19-20, Enbiya: 11-12-13-14-15, Mü’min: 39-40-41-42, Fatır: 15-16-17, Muhammed: 38, Vakıa: 58-59-60-61-62 ve Mearıc Suresi: 40-41. ayetlerde ilahi emirleri ve Allahın her şeye gücü yeteceğini görmek mümkündür. En’am: 64-65- 133, Araf: 94 den l01. ayete kadar, Sebe: 8 ve 9, Kaf: 36-37, Mülk:16-17-18 ve daha birçok Sure-i Celile’de ilahi gerçekleri okuyabiliriz.
Allah dilerse bir toplumu yok eder, yerine başkalarını getirir. Peygamberlerin gelmesi, yaratanın zulüm ile yok etmek istemediğindendir.
Allah’ın azabı; inkâr edenlere verilmiştir, ansızın gelebilir. İlk insanın yaratılmasından sonra, isyan eden toplumlara elçiler gönderilmiş, iman etmemekte ısrar üzerine şehirler yıkılmış, toplumlar yok edilmiştir.
Salih Peygamber’in Semûd (Sümûd) kavmi ile Hazreti İbrahim’in kardeşi Harran oğlu Lût kavmi; Allah’a ve peygamberlerine karşı geldikleri, isyan ettikleri için helâk oldular. Sodom nahiyesine peygamber olan Lut; ehl-i küfür ve fücûrda ilere giden, hiçbir kavmin yapmadığı fuhşiyatı yapan kavmini doğru yola davet etti, dinlemediler, daha azgınlaştılar. Cenab-ı Hak onların başlarına taş yağdırdı, zelzele ile köylerinin altını üstüne getirdi. Cümlesi helâk oldu, sadece Lût peygamber, Ehl-i Beytiyle geceleyin içlerinden çıkıp kurtuldu.
Lût Kavminin ibret ve dehşet verici hikâyesini, ilgili kitaplardan ve sağlam kaynaklardan okumak mümkündür.
Arapça Bahru-l Meyyit (Ölü deniz) isimli, deniz seviyesinden 422 metre aşağıda bulunan gölün derinliği 376 metre, toplam 600 km2 genişliğinde bir alanı kaplıyor. Her yıl yaklaşık bir metre seviye kaybeden göl, bir çevre felaketine uğramak üzere.
Ürdün’e hayat veren, yıllık su hacmi ortalama 1.5 milyar m3 civarında olan Şeria nehri; İsrail, Suriye ve Ürdün tarafından tüketilmekte, Lut gölü bu nehirden beslenememektedir.
Basında yer alan haberlere göre; Ürdün Dışişleri Bakanı Nasır Cudeh’in beyanatlarında, ölü denizi kurtarmak için, Kızıl
Denizden buraya bir kanal ( RedSea-DeadSea Canal) açılması için projeler yapılmış, mısır bu projenin hayata geçirilmesini istemiyormuş. (BAKINIZ: Türkiye Gazetesi, 28 Şubat.2013/Perşembe, noktalar-İsmail Kapan sütunu)
Yok olan bir kavim, geride kalan ve hiç kimseye faydası bulunmayan, içinde canlı olmayan, deniz seviyesinden 422 metre aşağıda bulunan ve devamlı kokan bir deniz…Hikmet ve ibretini hiç düşündünüz mü? Fuhşiyat ve ahlaksızlık yüzünden yok olan toplumlar, kavimler birer ibret numunesi değil midir? Bu asrın kudurmuş ve etrafa saldıran ahlaksız gidişatına kim dur diyecek? Mehdiyi mi bekliyoruz, yoksa kıyameti mi?
Yazımı yine bir şiirle bitirmek istiyorum:
DÂVÂ KOLU BÜKÜLDÜ!
Sigaraya var rötuş, içki içenler gırla,
Ahlaksızlara rüküş, işte böyle bir zırva,
İniş/çıkışlar yokuş, it gibi durma hırla,
Şerefsizce yap tokuş, çok konuş, çok ta hırla.
KADEHLER KALKIYORKEN, ŞEREFSİZCE ŞEREFE,
İMANLLAR YANIYORKEN, MAHZȖN: MİNBER, ŞEREFE.
Koca, ulu tarihim, halimize bak ta gör,
Nerde mefâhirim, kal’imize bakar kör,
Günahta kebâirim, Cehennem’e sütre ör,
Kurtulmaz zevâhirim, değerlere düştü kor.
DEVLET BENİM BABAMSA, FERYȂTLARI DUYMALI,
‘DEVLET ANA’ ANAMSA, ȂDȊL KANUN KOYMALI.
Bu gidişat nereye, kanal lağım kokusu,
Değer aktı dereye, Millî Kültür dokusu,
Fare girdi mereğe, sihirbazın fokusu,
Bâtıl dizdik tereğe, çıkamadık yokuşu.
CİĞERİMİZ SÖKÜLDÜ, YARA ÜSTÜNE YARA,
DÂVÂ BELİ BÜKÜLDÜ, YÜZLERDE SİYAH KARA.
Bir milleti uyuttuk, tükrük kıblegâhına,
Avrupa yolu tuttuk, kulak sağır âhına,
Bȃtıl hapları yuttuk, hasretiz ervâhına,
Tüm cihana umuttuk, mazlumların vahına.
EHL-İ SÂLİP BUYURDU, BİZ YAPTIK, TEZ EYLEDİK,
KAPİTALİZM KUDURDU, ÇAĞDAŞLIĞI ŞEYLEDİK.
Mazi nesle yabancı, gençlik uçkur peşinde,
Tarih yazar yalancı, kuzgun ceylan leşinde,
Niceleri talancı, dalavere işinde,
Filan şimdi falancı, devirimci çişinde.
ÂSÎL GÖZEDEN PINAR, AKMIYOR, DURULMUYOR,
YIKILDI ULU ÇINAR, YENİSİ KURULMUYOR.
KEMÂLİ izde gider, bütün müminler ordu,
Merhamet dizde gider, sürüye sokman kurdu,
âsâlet yüzde gider, peygamberim buyurdu,
Kemâlat sözde gider, Mevlâm korusun Yurdu.
YA RÂB, GELDİK KAPINA, BİZLERİ BOŞ ÇEVİRME,
DUA, NİYAZ KATINA, BELÂ, MÛSİBET VERME!
KEMÂLİ