Arifi Duygularım ve Ay’ın Urcun Hali!
Bir teheccüt (gece namazı) sonrasında bütün yıldızlar mışıl uyurken, mehtap parıl parıl “Bigehan”ın yüzünde.
Ay 14’ünü çoktan geride bırakmış, urcun haline doğru seyrederken, gözlerim uyku sınırlarını çiğneyerek sınır ötelerinde uyumamaya kararlı bu gece…
Akdeniz, çılgınca üzerime üzerime ağmakta ve kara parçasını yutarcasına tokatlamakta.
Gece sakin ve sessiz ve dost!
Bir baykuş ötmekte karanlığı yırtarcasına, yıldızlar uykuda, mehtap parıl parılBigehan’ın yüzünde…
Aydınlığın muştusunu haber verdi şafak! “Vel Fecri Velayalin Aşrin…”
Horozlar koro halinde zikre başladılar…
Bir ses yırttı gecenin karanlığını delercesine, Allahu Ekber, Allahu Ekber… yıldızlar uyandı, mehtap uyandı, kıyam etti sabah.
O ses bütün iliklerime işledi huzme huzme. Uykusuz gözlerim yaşardı mutluluktan yağmur oldu yağdı Bigehan’ın yüzüne sağnak sağnak…
Ve uyandı Bigehan açtı gözlerimde gözlerini…
Sımsıcak sözleriyle arifi duygularımı incitmeden o ince, narin ve tatlı sesiyle, samimiyetin bütün içtenliğini gül yüzüne de sirayet ettirerek, kendisini gördüğü yüzümün ayna çehresine baktı, baktı, baktı…
-Yükselim dedi. Abdest almama gerek yok!
Neden diye sordum?..
Hıçkırıklarla sarıldı boynuma.
Ben transın miracına doğru yükselirken şu sözleri fısıldadı kulağıma küçük harflerle: Senin gözyaşı sağanağında yıkandıktan sonra başka sular kirletir bedenimi”diye ünledi seni seviyorum Yükselim dedi ve de ekledi.
İlahi kitabın ilk sayfasını “Bismillah” diyerek açalım Yüksel.
Elhamdü Kimliğini taç yap başıma, ihdina yolunda koşalım Yüksel…
yukselmertoglu@hotmail.com