content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

18 Oca

Ara Bitti, Film Başlıyor…

Çocuklarımızın anne-babaları mı yoksa gardiyanları mı olmak lazım? Bu noktada epeyce zorlanan, ne yapacağını şaşırmış, bir o yana bir bu yana savrulan anne babalar görüyorum. Bazı uzmanlar okul ve ders olayının ciddiyetinden dem vura vura anne-babalarının ilk hedefinin çocukların ders başarısını arttırmak olduğunu benimsetmiş oldular. Okul başarısı elbette önemlidir ama ne kadar önceliklidir? Sanıyorum bu notayı göz ardı ediyoruz.Anne-babanın ilk hedefi matematikte birinci olan çocuklar yetiştirmek midir?

Hiç sanmam... Bugün matematikte en başarılı olan çocukların hayatta da en başarılı ve mutlu olduğunu gösteren sonuçlarımız yok. Böyle düşünüyorsak bunun sadece bir zan olduğunu bilelim.Hatta denilebilir ki hayattaki mutluluk ve başarı bunlardan bağımsız kriterlere dayanıyor. Özgüvenli ve değerler noktasında desteklenmiş çocuklar zaten kendilerine yetecek bir sayısal başarıyı da yakalıyorlar.Değerler derken sabretmeyi, fedakar olmayı, çalışmayı sevmeyi, diğerini düşünebilmeyi, vefayı, cömertliği, şefkat etmeyi, farkındalığı kastediyorum.

Değerlerin inşası içinse gardiyan olmaya gerek yok. Bizzat anne-babanın değerlere sahip çıkarak benimsemesi ve yaşayarak örnek olması çocuğun bu değerleri yaşamasını sonuç veriyor.Yani her gün nutuk atmak, seminer vermek gerekmiyor. Sadece inanarak, önceleyerek ve güzelce yaşayarak göstermek çocuğun modellemesi için yetiyor. Gerisi bolca kafa karışıklığı ve direnç geliştirmekten başka işe yaramıyor çoğu kez.Okullar açıldı. Altı yaşından, üniversite sona hatta üniversite sonrası sınavları KPSS ve TUS'u da sayarsak önümüzde çocuğumuzun dersleri ve sınavlarıyla ilgili epey gerileceğimiz bir alana sahip olduk denilebilir. Eğer çocuğumuzla kurduğumuz ilişki onun denetçisi ve gardiyanı noktasında ise biz anne-babalığımızı ne zaman, hangi ara yapacağız?Şunu yap, bunu yapma diyen, sinirleri tepesinde matematik öğretmeye, okuma yazma öğretmeye çalışan, çocuklarının yerine ödev yapan, sınav takip eden anne babaları gördükçe anne-babasız kalan çocuklar için bir kez daha üzülüyorum...Çocuklarımızın önce anne-babaya ihtiyaçları var.

Hayatı konuşmaya, sorgulayıcı düşünmeyi öğrenmeye, model görmeye, değerleri kişiliklerinin bir parçası yapmaya... Sonrasında geliyor matematik, fizik... İnanın bana durum böyle...Size şöyle yapın, böyle yapmayın diye bir dolu madde sayacak değilim. Zira bu günlerde bir çok uzman sağolsun bunu fazlasıyla yapıyor...Anlıyoruz ki ara bitti, maraton yeniden başlıyor. Herkes yeniden hırslandı... Rekabet kızıştı... Ama ben önce kendime söylüyorum ve diyorum ki anne-baba olmayı ne olur unutmayalım.Çocuklarımız için yapabileceğimiz en büyük iyilik onlarla samimiyetle, gerilimsiz, yargılayıcı olmayan bir ilişki kurmaktır.Öğretmenleri bırakalım derslerini anlatsınlar.

Zaten değer sahibi çocuklar yetiştirmişsek zamanını yapılandırabilen insanlar olmuşsak çocuklarımız da arzu ettiğimiz başarıya ulaşacaklardır.Ama değilsek evde öğretmen anne-babalar okulda öğretmenler ve gergin idareciler arasında bırakıyorsak çocuklarımızı... Sevgiden uzak, hayatı şıklardan ibaret matematikte mahir hayatta cahil çocuklarımızın olması muhtemel... Başarılı olmak ne kolay, insan olmak ne zor denilen nokta burası herhalde...Yeni dönemin yeni umutlar, yeni fırsatlar ve yeni mutluluklar getirmesini umud ederek anne- baba olduğumuzu unutmadan ve gerilmeden geçirebileceğimiz hayırlı bir dönem diliyorum herkese...

Etiketler : , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank