Amerika’nın 2012 Yılı Siyasi Bilançosu
Siyasi bilanço beklide çıkarılması en zor bilançodur.
Somut askeri sonuçlardan giderek, siyasi sonuçlara bakarsak; Amerika Suriye’de istediğini büyük ölçüde elde etmiştir.
Önce amaca bakalım.
Amerika’nın Suriye’yi istikrarsızlaştırmadaki asıl amacı neydi?
Birincisi, İsrail’in güvenliğini bulunduğu yerden bir üst düzeye çekmekti.
Bu amacına, bizi de kullanarak büyük ölçüde ulaşmıştır. Suriye’de Esad kalsa da, gitse de, Suriye’nin İsrail’e tehdit olması artık imkânsızdır.
Suriye’nin Lübnan Hizbullah’ına, bırakın destek olmayı, Hizbullah Suriye’ye destek olmaya çalışmaktadır.
Suriye’nin İran’dan koparılması amacı hariç, Amerika Suriye’de diğer amaçlarına ulaşmıştır.
Suriye ile birlikte, nihai amacı olan Türkiye’yi bölme amacına da, Suriye’nin kuzeyini istikrarsızlaştırarak bir ölçüde ulaşmıştır.
Zaten Suriye’ye Türkiye’nin silahlı müdahalesini İngiltere ve Fransa temelden karşıdırlar. Girerse çıkmaz gerekçesinden hareketle, Türkiye’nin müdahalesine karşıdırlar.
Amerika ve İsrail’in asıl müdahale etmek istediği ülke İran’dır. Suriye’nin artık İran’a bir hayrı dokunmaz. Dokunamaz.
Önümüzdeki Pazar günü gelecek olan, Amerikan Genelkurmay Başkanı da, zaten esas olarak, Türkiye vasıtası ile İran nasıl istikrarsızlaştırılabilir, onun görüşmelerini yapmak üzere Türkiye ‘de olacaktır.
Suriye’deki iş artık tamamen örtülü savaşın, Türkiye eliyle yürütülmesine terk edilmiştir. Amerika için, Esad’ın Suriye’nin başında olması veya olmaması fark etmez.
Esad Erdoğan için önemlidir. Esad orada kaldığı sürece, Erdoğan statü kaybetmektedir.
Türkiye halkının da, Suriye diye bir sorunu yoktur, ama Erdoğan’ın iktidarda kalıp kalmamasının ana parametresi olarak durmaktadır.
Şimdi sıra İran’ın Türkiye kullanılarak, istikrarsızlaştırılmasındadır.
Çalışmalar da, Eş Başkan’ın Bakü ziyareti ile başlamıştır.
Amerika, İran’daki Azerileri, Türkiye ve Azerbaycan vasıtası ile bir kışkırtılabilirse, İran planının önemli bir kısmını halletmiş olur.
Bunlar, Amerika’nın kazançları ve kazanma yolunda oldukları siyasi adımlardır.
Şimdi kaybettiklerini bir gözden geçirelim.
Amerika’nın en önemli kaybı dolardır.
Bildiğiniz gibi, Rusya ve Çin aralarındaki ticareti kendi paraları ile yapmaya başladı.
Çin ve Rusya’nın dünyanın süper güçleri olduğu dikkate alınırsa, dolar kullanmama veya az kullanma kararı çok önemlidir.
Ama bunlardan daha önemlisi, Almanya ve Çin’in aralarında yaptığı ticarette, Doları çıkarma kararı almış olmalarıdır.
Bunların anlamı şudur; ülkelerde rezerv para olarak hep dolar kullanılmaktadır. Rezerv paraların’ %60’ı dolardır.
Amerika’nın parasal genişlemesinin önüne konulan en büyük engel budur. Eğer, bu %60 değeri daha aşağılara inerse, Amerika bir ekonomik felaket ile karşılaşacak demektir.
Amerika’nın istediği kadar dolar basamaması demek, imparatorluğun sonu demektir.
İran’ın zaten dolar kullanmadığını biliyoruz. Buna bir de Brezilya’yı eklemek gerekir.
Amerika bu olumsuz durumu olumluya çevirebilmesi için, muhakkak İran’a bir müdahalede bulunması şarttır. İran dünya petrolünün %10’unu üretir. Bu miktarın dolar ile satılıp satılmaması çok önemlidir.
Zaten Amerika’daki Yahudi lobileri de,
Amerikan devleti üzerindeki baskılarını bu yönde yapıyorlar