Amerikancılar Çok Mutlu
Amerikan planları dâhilinde, Suudilerin önderliğinde, on Arap ülkesinin Yemen’e saldırması, Amerikancı ve Batıcı çevreleri fazlasıyla memnun etti.
Bir süreden beri “üst akıl” diye üstü kapalı Amerika eleştirisinden, fazlasıyla rahatsız olmuşlardı.
Ne oluyor?
Batı’dan kopuyor muyuz?
Soruları soruluyor. Amerikan şahin çevrelerinden, Erdoğan ile alakalı kaygılı beyanatlar geliyordu. Aralarında, üstü kapalı tehdit kokanları bile vardı.
Erdoğan altı aydır Obama ile konuşmuyordu.
Bu ve buna benzer durumlar, seçimlere de yaklaşmış olmamız nedeniyle, Erdoğan’a yakın çevreler tarafından, Erdoğan’ı “milliyetçi” ve “antiemperyalist” ilan etmeye kadar varmıştı.
Hatta Rusya’ya, Putin’in el vermesiyle, bazı yaklaşımlar da var gibiydi…
Anlayacağımız, “yeni bir dünya kuruluyor, Türkiye de orada yerini alıyordu”.
Biz bu sahte dünyayı gözlemlerken, Amerika, Yemen üzerinden yeni bir tertip peşindeydi.
Suudi Arabistan önderliğinde, öteden beri, ABD’nin oluşturmaya çalıştığı, Sünni Cepheye vekâlet savaşı yaptırtmak üzere, örgütleme peşindeydi.
Demek ki artık, İslam’ın İslam-ı topyekûn kırması zamanının geldiğine inanıyorlar.
Sünni İslam ile Şii İslam topyekûn bir ölüm kalım savaşına girerlerse, geriye Batıcı, piyasacı ve ne olduğu belirsiz halklar kalacağını hesaplıyorlar.
Ortaya hiçbir şey çıkmasa bile, orta doğuda, 10-15 yıl sürecek bir Batı(ABD) hâkimiyeti kesindir, diye düşünüyorlar.
Sünni ve Şii topyekûn savaşının planlanmış olması dolayısıyla, plan çok büyük. Büyük planın elbet sonuçları da büyük olur.
Baksanıza, binlerce kilometre uzaktan Pakistan bile, Sünni Cephesinde yer almak için çırpınıyor. Onları da, Amerikancılık sarmış demek. Ne de olsa eski Batı sömürgesi. Sömürge olmanın tadı damağında kamış olmalı.
Ortadoğu’da, vekâlet savaşlarının daha yoğun yaşanacağı bir döneme giriyoruz.
Tamam da, bu vekâlet savaşını Suudi Arabistan yönetimi, nereye kadar götürebilir.
Anlıyoruz. İsrail ve Amerika Suudilerin arkasındadır. Amerika’nın kendisinin başaramadığı bir savaşı Suudiler nasıl başaracaklar.
Amerika’nın kendisinin başaramadığı savaşı, vekâleten yürütenlerin hiç birisinin kazanma şansı yoktur. Buna el şeyi ile gerdeğe girmek denir.
İçeride bizim Amerikancılar sevinedursun, dışarıda, ABD ve AB ekonomileri aleyhine çok büyük gelişmeler oluyor.
Rusya ve Çin arasında kurulan AIIB Bankası işlemeye başladı. Rus Rublesi değer kazanmaya başladı.
Bu bankaya; doları, dünyadan def etme bankası diyebiliriz.
Artık Amerika’nın SWİFT tehdidi de boşa çıkacak.
Dünya, ekonomik, siyasi ve askeri olarak, iki ye bloğa dönüşüyor. Rusya Çin bir tarafta, ABD ve AB öte tarafta…
Gelelim bize, her zaman olduğu gibi kendi ayağımıza kendimiz kurşun sıkıyoruz.
Son bir haftada, ekranlarda, İran düşmanlığı tavan yaptı.
İran’a düşman kesilirseniz, Rusya, Çin, Suriye, Lübnan, Irak ve hatta tüm Türkî cumhuriyetlere düşmansınız demektir.
Komşulara düşmanlık; bizi zorla Amerika’nın kucağına biraz daha itiyor.
Ve bizi komşusuz bırakıyor.
Eğer İran düşmanlığı derinleşirse, pamuk ipliğine bağlı Rusya ilişiklileri iyice kötüleşir.
Bu ilişkiler kötüleştikçe, Amerika bizi daha fazla kullanır duruma gelir. İstemesek de, Amerika’nın daha fazla kölesi oluruz.
İşte Amerikancıların mutluluğu da buradan geliyor.
Mezhepçilik ve Amerikancılık, Türkiye’yi ölüme götürüyor. İstikrarsızlığa, savaşa götürüyor.
Aşırı borçlu ülkelerin başına gelenler, bizim de mi başımıza gelecek?
Borçlanan ülkeler fetihlerle kurtulacağını sanır, daha da batar.
Eyvah, ki eyvah…
Geriye bir tek umudumuz kalıyor.
Türk halkının iradesi…
Bülent Esinoğlu
bulentesinoglu@gmail.com
ulusalkanal.com.tr