Allah Ne Verdiyse!..
Fazlasını istemeden, meğer ‘ Allah ne verdiyse’ yaşamışım bugüne değin..
Kendimi akıllı sanırken ‘Allah ne verdiyse’ algılamış ve anlamışım her şeyi meğer!
Allah da vermiş haa! Sağlam vermiş aslında ama ben hiç kullan(a)mamışım beceriksizliğimden.
'Allah ne verdiyse' öğrenmişim öğrendiklerimi meğer ve 'Allah ne verdiyse' düşünmüşüm aslında.
Arkadaş(lar)ıma ‘Allah ne verdiyse’ ikram etmişim, sevdiğime ‘Allah ne verdiyse’ açmışım gönlümü.
Allah ne verdiyse yemiş ve Alah ne verdiyse yedirmişim!
Bazıları vurmuş bana 'Allah ne verdiyse' ama ben 'Allah ne verdiyse' susmuşum!
'Allah ne verdiyse' sabretmişim hesap sormak varken!
'Allah ne verdiyse' salaklıklar yapmışım çokça...
Soymuşum ruhumu çırılçıplak 'Allah ne verdiyse'… Ve utandırmışlar beni hep ‘’Allah’ın onlara verdikleri kadar!
Gülmüşler yüzüme ben anlatırken ama sırtımı döndüğüm anda kalkmış kaşların biri havaya…
‘Aferin’ beklerken samimiyetime, açıklığıma.. ‘Salak mıdır nedir? Neyi var neyi yoksa anlatıyor bu da!’’ tepkileri olmuş ‘arkamdan’ duyduklarım.
'Allah ne verdiyse' üzülmüşüm...
'Allah ne verdiyse' ağlamışım ama kimse koşmamış 'Allah ne verdiyse' gözyaşımı silmeye.
'Allah ne verdiyse' sabretmeyi seçmişim suskun...
Hayat aslında bir saklambaç oyunuymuş.. Arkadaşlıklar, ‘’dostluk’’lar hep bir saklambaçmış aslında ama ben salakça saklanmadan ortalarda durup, sobelenen olmuşum hep!
‘’Allah ne verdiyse’ koymuşum kendimi ortalara.. 'Allah ne verdiyse' anlatmışım! '
Allah ne verdiyse' dinlemeye hazırken, kimse ‘Allah ne verdiyse’ anlatmamış bana meğer.
'Allah ne verdiyse' perdelemişler, hep saklamışlar 'Allah ne verdiyse'…
Ve 'Allah ne verdiyse' allayıp pullamışlar kendilerini benim cilasını özellikle söktüğüm ‘yalın’ samimiyetime inat!
Breh breh breh!
Öyle de âşıkmışım ki kendime ve sırf bu aşkın gözümü karartmasıyla olsa gerek, o kadar çok beklemişim ki herkeslerden ‘ben gibi’ olmalarını!
Ben kendim veriyorum ya ‘Allah ne verdiyse’ birilerine?!!
Ve bir şey verirken, kimsenin istemek zorunda kalmasını beklemeden, kendiliğimden anlayıp ‘‘Hadi al’’ diyorum ya?!!
Meğer hep aynını beklemişim başkalarından da ‘narsist’ bir yaklaşımla!
Hayat denen aynada gördüğüm sadece kendi aksimmiş aslında yıllardır… Karşılaştıklarım da ‘kendi aksime’ davranışlar olmuş..
Ve mutsuzluklarımın tek kaynağı aslında hayat aynasının sırrını geç çözmem olmuş!
Hayat aynası da ters yansıtıyormuş meğer ve yanıltıyor(muş) insanı işte!
Formül artık nasılsa elimde!
‘Allah ne verdiyse’ bir sır gibi saklayıp; 'Allah ne verdiyse'‘sır’layacağım şimdi sil baştan yaşam denen aynayı!
Yazınızı okudum.
Ağustos 21st, 2010 at 17:25Tşk ederim.
Çapar Kanat
Çiftçi-Çiğ Süt Üreticisi