content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

18 Eyl

Allah Belamızı Verecek…

Bu hafta partilerin internetteki web sayfaları ilgili yazacaktım…
Ya da Ünye ahvali ile ilgili yine bir şeyler bulabilirdim… O da olmaz ise Ulu Büyük Meşemin dibinde kurduğum mal-u hülyaları anlatırdım.
Lakin…
Geçen hafta Cuma günü Orta Cami avlusunda Cuma namazını kılarken çiçeklik bordürüne oturan (muhtemel) bir erkek çocuğu gözüme ilişti.
Muhtemel diyorum… Çünkü saçları omuzlarına kadar uzatılmış, yüzü kız çocuğuna benzemesine rağmen duruşu erkek çocuğu gibiydi.
Ha kız çocuğu… Ha erkek çocuğu olmuş… Ne önemi var? Nihayetinde üç-beş yaşlarında çocuk işte…
Belli ki babası Cuma Namazını kılmak için safta idi… Ve elindeki küçük bir el çantasına sarılmış… Onu bekliyordu.
Gürbüz sayılmazdı… Ama zayıf da değildi…
Ve…
Bizim çocuklarımız gibi giyinmesine rağmen… Simasından göçmen çocuğu olduğu belliydi.
Beklenir ki,
Meraklı gözlerle etrafına bakınsın… Hayır, öyle değildi…
Gözleri “ben neden buradayım?” Diyordu…
“Ben neden buradayım?” Sorusunu kendi kendine sorarken cemaat huşu içerisinde hutbedeki hocanın cennete en kestirme nasıl gidilirinin cevabını bilmem kaçıncı kere dinliyordu.
Değil mi ya,
Bu dünyayı boş ver… Öbür dünyayı
garantilemek lazım.

İşin daha fenası,
Ya bir gün “bu dünyaya neden geldim?” Sorusunu sormaya başlarsa… Halimiz ne olacak?
Bu sorunun cevabını biz büyükler bile vermiyoruz ki… O sabi verebilsin.
Ben babasını merak ediyorum… Bu soruya nasıl bir cevap verebildi?

Muhtemel ki çocuk bu soruyu sormanın
beyhude olduğunu öğrenecek kadar çabuk büyüdü(!)

** ** ** ** **
Hz. Âdem’in oğulları Habil ve Kabil’den beri savaşlar dur, durak bilmez…

Savaşların bahaneleri farklılıklar gösterse de…
Sonuçları ortaktır.
Savaş acı demektir… Göç… Yerinden, yurdundan sürülmek… Katliam demektir.
Savaş yenmek… Yenilmek… Bazen de birbirini yok etmektir.
Ama aynı zamanda da bedel ödemek demektir.

Yani,
Yenen karşılığını kendisi alır… Bütün cakalar onundur. Ama yenilen bedelini hem kendisi öder, hem de halkına ödetir.
Savaş hırsla kalkanın zararla oturması
demektir…

Şam’a Cuma namazına giderken… Evdeki vakit namazından olunmasıdır.
Ve hesap âlemine cami kapısında çöreklenen sabinin günahı ile gitmek demektir.
Ne diyelim…
Hz. Kuran ruhları kararanların elinde tutsak kalmışsa… Biz cennet sevdasına düşmüş “kara cahiller” ne yapabiliriz ki?

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank