Aklınızda Bulunsun…
Ne yazık ki, Osmanlı İmparatorluğu'nun gerileme devrinden bugüne kadar, Türk halkına, gereken saygı ve ilgi gösterilmemiştir. Gerçekler anlatılmamıştır. Yönetimler, hep dış güçlerin ve onların içerideki maşalarının elinde olmuştur. Demokrasi sözü, sadece lafta kalmıştır. Ülkesi uğruna, herşeyini (canı dahil) feda eden kesim, devamlı olarak dışlanmıştır; ezilmiştir; küçük görülmüştür. Azınlık tahakkümü sürdürülmüştür.
Eğitimde okutulan tarih kitaplarının tümü, uydurmadır. Geçmişi kötülemekte, mevcut iktidarları putlaştırmaktadır. (Özellikle, yakın tarihle ilgili bilgiler tam bir yüzkarasıdır. Gerçekle hiç ilgisi yoktur. Tümüne yakını uydurmadır.) Yaklaşık bir asır geçmesine rağmen; yalanlar devam ettirilmektedir. Gerçekleri yazanlar baskı görmekte, tabular korunmaktadır. Mesela; 1- Kurtuluş Savaşı'nın gerçeklerini; özellikle Sakarya Muharebesi'nden sonra, Fransa/ İtalya ve İngiltere ile yapılan pazarlıkları;
Hilafetin kaldırılması ile ilgili görüşmeleri; Yeni Cumhuriyetin kurulmasında kripto Yahudi ve Ermenilerin rollerini; bir haham çocuğu olan Moiz Kohen'in, Hayim Nahum’un yaptıklarını (Bu adamlar; Türk ve müslüman rolü oynamış; Türkçülüğün temellerini atmış; "Kemalizm'in Umdeleri" kitabını yazmış; Lozan'da çok etkili olmuş; sonra da Fransa'da ölmüş ve Yahudi mezarlığına gömülmüştür.) (Aynı dönemin etkili isimlerinden Adnan Adıvar/ Halide Edip/ Fuat Köprülü/ Halit Ziya Uşaklıgil vb. de hep kripto beyaz kesime mensuptur.) biliyor muyuz? 2- Türkiye'deki resmi Yahudi sayısı 15 bindir. Ancak (okuduğumuz araştırmalara göre) 1,5 milyon da kripto (gizli) Yahudi vardır. (Sabataycılar/ Alevi Bektaşi kılığına girenler/ Müslüman görünen Kürt Yahudileri.) Medyaya, finans kesimine, ithalat ve ihracata, üniversitelere onlar hakimdirler (kripto Ermeniler ile birlikte.) Savunmamız/ bilişim ve haberleşme alt yapımız da onların kontrolü altındadır.
Türkiye'nin "Derin yapısı" da onların elindedir. Türkiye'yi Dünya'daki tek Yahudi Devleti olarak nitelendiren, "Çekirdek Halka"da sadece bunlar vardır. (Özellikle 1908'den bu yana). "Orta ve Kenar Halkalarda da masonik kuruluşlar ve çıkarcı kara Türkler bulunmaktadır. Sağda ve solda yer alan tüm illegal örgütler, bölücüler, hep bunların emri ve komutası altındadır. Sağ-Sol/ Türk-Kürt/ Sünni-Alevi/ Laik-Anti laik vb. tüm çatışmaların senaristi ve koordinatörü de bunlardır. Neticede de, İsrail ve ABD'ye hizmet verilmektedir.
(Daha önce, İngiltere hakimiyeti vardı. Bunun için, 50 yılı geçen tüm arşivleri açan, İngiltere, Türkiye ile ilgili gizle belgeleri açıklamamaktadır.) 3- Kurtuluş Savaşı gibi; Cumhuriyet Dönemini de bilmiyoruz. İktidar mücadelelerini, İzmir Suikastı iddialarını, İstiklal Mahkemelerini, iktidara hakim olan klikleri, Takrir-i Sukün Kanunu'nu, Menemen provakosyonunu, Lozan'daki pazarlıkları, Kürt Şerif Paşa ve Bogos Nubar gibi tiplerin ihanetlerini, herşeyi inkar ederken (faizleri birlikte) Osmanlı borçlarını niçin yüklendiğimizi, niçin Musul ve Kerkük'ten (ve de Selanik'ten) vazgeçtiğimizi, Serbest Fırka tiyatrosunu, Kazım Karabekir'e karşı yürütülen baskıları vb. yüzlerce olay, hala tabu sayılmaktadır. 4-Aynı karanlık; 1915'te,
Türk adı alan ve (İslami kurallara uymamak için Kürt Alevisi olduğunu söyleyen, "kripto Ermeniler" için de söz konusudur. Kürtlerin büyük bölümü dindardır ve vatanına bağlıdır. Ermeniler içinde de; ülkesine bağlı olanların sayısı çoktur. Ancak, terör olaylarını incelediğimizde; ABD/ İsrail ve AB'nin patronluğunu ve kripto tiplerin maşalığını görürüz.(Ms. Öcalan/ Behçet Cantürk-ki Ermeni Patrik Vekili Aram Ateşyan da, onun teyze çocuğudur- / (bazı iddialara göre) Veli Küçük/ birçok rektör-A. Necdet Sezer tarafından 14 adet olarak tayin edilmişlerdir-/ Danıştay tetikçisi Alpaslan Aslan/ Erhan Tuncel/ Garbis Altınoğlu/ Orhan Bakır/ ve PKK'nın (özellikle üst yönetimin) çok önemli bir kesimi...) Alevi vatandaşlarımızın büyük bölümü de Türkmendir.
Vatanına bağlıdır. Şu halde, çok sağlıklı analizler yapılmalı, gerçek hainler tespit edilmelidir. Ülkemizi bölmek, kardeş kavgası çıkarmak isteyenlerin oyunları, deşifre edilmelidir. Bunun yolu da; açık/ şeffaf/ dürüst ve gerçekçi olmaktan geçmektedir. Tabular, yasaklar, gizlilikler, istismara yol açan faktörlerdir...