Akçansa’nın Yerine AVM Yapılmasına İzin Verilmesin
AK Parti Büyükçekmece Belediye Başkan Adayı Av. Celal Babayiğit dün Eser Otel'de basın mensupları ile bir araya geldi. Öncelikle ilk izlenimi söyleyeyim. Çok iyi düzenlenmiş bir salon ve kahvaltı.
****
Meslektaşlarımızdan önce sorular alındı, ardından tüm sorulara toplu yanıt verildi. Öncelikle Av. Babayiğit'in sorulara verdiği içten yanıtlar, kendinden emin yanıtlar, ilçeyi çok iyi bilen biri olarak neden aday olarak tercih edildiğini ortaya koyuyordu.
Ayrıca Celal Babayiğit'in 30 yıllık Büyükçekmeceli olduğunu ilk defa kendi ağzından öğrendim.
Basın toplantısındaki en önemli açıklamalardan biri, Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün'ün projesinde çok büyük emeği olduğu yeni belediye binasıyla ilgiliydi. Babayiğit net olarak belediye başkanı seçildiği gün, yeni binayı Adalet Bakanlığı'na vereceğini ve binayı adliye yapacağını belirtirken, gerekçesini de şöyle açıklıyordu. “Şayet acil olarak adliye binası yapılmaz ise, adliye başka bir ilçeye taşınacak. Adliyeyi kaybetmemek için, yeni yapılan belediye binasını Adalet Bakanlığı'na tahsis edeceğim.”
****
Babayiğit'in söylediklerini gazetemizin manşet haberinde okuyacaksınız. Özellikle Av. Babayiğit'in Cem Evi ile ilgili yaptığı açıklama, AK Parti'nin neden sürekli kendini yenilediğini iyi anlatıyordu. Şöyle diyordu Babayiğit: “Hiç kimse inancı yüzünden ne aşağılanmaya ne de yok sayılamaya maruz kalamaz.
Bu çerçeveden baktığımız zaman Türkiye'de yaşayan bütün inanç ve mezhep mensuplarının istediği gibi ibadet etmeye hakları vardır. Kaldı ki, cem evi sonuçta İslami bir kurumdur. Biz cem evini ibadethane olarak görüyoruz. Keza Alevi kardeşlerimiz de öyle görüyor. Cami ne kadar kutsalsa, Cem Evi de o kadar kutsaldır. Cem evine göstereceğim yakınlık camiden farklı olmamalıdır.”
Akgün, Albatros projesinden vazgeçmelidir.
Tam da seçim öncesinde osuruk ağacı olduğu gerekçesiyle Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün'ün kestirdiği ve muhalefeti hareketlendiren, Albatros'un satılacağı ve yeşil alanın yok edileceği kaygıları kamuoyunda haklı kaygılardır.
AK Parti Büyükçekmece Belediye Başkan Adayı Av. Celal Babayiğit, lise yıllarından itibaren bildiği, kentte yaşayanların anılarının olduğu yeşil alanın ortadan kaldırılmasına karşı olduğunu söylerken, haklı olarak buna dikkat çekiyordu. Belediyeye ait her arasayı satarım, bütçeye katkı sağlarım' zihniyetinin doğru olmadığını belirterek, “Kentin en güzel yerinin ve yeşil alanın satılması doğru değildir. Bırakın satmayı, yeni arsalar kamulaştıralarak kentin ihtiyaçları karşılanmalıdır”
****
Buradan Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün'e gündeme gelmişken şunu söylemek isterim. Albatros'un satılmayacağını ve eskisinden daha çok yeşillendirilerek yeşil alanın korunacağını açıklamalıdır. Bu açıklama hem seçim öncesinde aleyhine sürdürülecek kampanyanın durmasına neden olacaktır. Ve galiba Dr. Akgün bunu sadece muhalefet olacağı gerekçesiyle değil, yapılanın yanlış olduğunu fark ederek yapmalıdır.
Osuruk ağacı diyerek, kesilen ve budanan ağaçları sakına kimse küçümsenmesin. Taksim Parkı'nda bir ağacın kesimi nelere yol açtı lütfen hatırlayın. Bırakın kalsın Albatros, insanlarnı yeşiline dokunulmasın. İnsanların anıları katledilmesin.
****
Babayiğit'e sorulan bir soru üzerine, Akçansa'nın yerine turizm yerleşkesi ve İstanbul'un en büyük AVM’lerinden birinin yapılacağını söyledi. Büyükçekmece'yi ister CHP'li, isterse AK Partili bir belediye başkanı, zihniyeti yönetsin benim için fark etmiyor. Kentte yaşayanların, milli iradesi kimi tercih edecekse o'na karşı olmak değildir duruşumuz. Biz milletin oyuyla seçilmiş herkesin yanında, yanlışlarının ise karşısında oluruz.
Ancak şunu ifade etmek gerekiyor. İstanbul ve bölgemiz bugün AVM mezarlığına döndü. Büyükçekmece'nin merkezine yapılacak olan, sözde İstanbul'un en büyük AVM’si kenti katletmektir. 30 Mart akşamı kim seçilirse seçilsin, hem Albatros'u hem de kenti katledecek olan sözde İstanbul'un en büyüğü olacak olan AVM projesini onaylamamalı ve karşı çıkmalıdır.
Son söz: Yeter artık kentin merkezine yapılan AVM’lere. Galiba birileri artık buna karşı çıkmalı. Kent yönetimleri de buna izin vermemeli. Ve kim yapılmasına izin verirse de, bugünden yazıklar olsun.
(GAZETEİSTANBUL)
