Ahh O İstasyon!
Hafta başı sabaha karşı…
Sanki gök delindi, yağmur kovayla boşaldı.
Şimşek çaktıkça sağanak azdı.
Günün ilik ışığında…
Kanallar taştı, yollar tıkandı.
Çarşı, pazarı su bastı, malı-canı kurtaracak itfaiyenin araçları sular altında kaldı.
Kaderciliğimizle…
Doğaya teslim olduk, duayla suyun çekilmesini bekledik.
Akşama doğru normale döndük.
İzmir İtfaiyesi Acil Kurtarma tesisleri
***
EXPO 2020 için dünyanın önüne çıkacağımız günün arifesinde…
Böyle felaket yaşadık.
Şükür aynı gün afetin sebebi bulundu.
İZSU’nun Meteorolojik ve Akım İstasyonu tespitine göre deniz suyu 75 santim yükselmiş.
Deniz suyu kabarınca…
Dereler ters tepmiş.
Bölgelerde baskınlar yaşanmış.
Evleri, dükkânları sulu çamur basmış.
***
Cahilliğimi kabul ederim.
Bunu ilk defa duyuyorum.
Meğer şehrin Su İdaresi Kordon’a bu istasyonu kurmuş.
Her tarafı sel basınca…
Alete bakmışlar, saat 06.00-10.30 arası deniz birden 75 santim kabarmış.
Sonra çekilmiş.
İşte ne olduysa o arada olmuş.
Suç; yükselen denizdeymiş.
***
Bize öğrettiler ki;
Denizin yükselmesi gel-git olayıdır.
Diğer adı med cezir.
Ay ile güneşin yer değişimine göre belli dönemde deniz suyu çekilir, düzelir.
Zamanları bellidir. Yağışla ilişkili değildir.
Memleketimizde genliği en fazla 30-40 santimdir.
***
Her nasıl olduysa…
Yağmurla birlikte ani yükselme olmuş.
Körfezin bulanık suları birden kabarınca…
Ne zaman konduğu, nasıl çalıştığı belli olmayan istasyon bunu yakalayıvermiş.
İZSU’nun resmi sitesini dolaştım.
Böyle bir araç-gereç- cihaz-istasyon göremedim.
Zaten bu teknoloji konulsaydı…
Törenler düzenlenir, kurdelesi kesilirdi.
Hele…
Belediye hayvanat bahçesindeki sevimli ayının doğurması “flaş… flaş” başlığıyla ahaliye duyurulduğu dönemde!
***
Şu istasyonu biri çıksa da gösterse.
Bizler de gidip baksak, öğrensek.
Deniz yükseldi mi, hemen itfaiyeyi uyarsak.
Milli servet araçlarını…
Sel-seylâptan kurtarsak.
Ankara Belediye Reis’inin ağzına da sakız olmaktan kurtulsak!
***********