Ağız Tadıyla Sevişemedik!
Her gün ne sancılar, ne kıramplar çekiyoruz… Kıskançlık krizleri, fesatlıklar, iki yüzlülükler, riyakarlıklar, bencillikler…
Şu güzel hayatı, şu güzel dünyayı hem kendimize hem da başkalarına zehir etmekten daha iyi hiçbir şey bilmiyoruz. Kötülükler, çirkinlikler gün geçtikçe daha da içinden çıkılmaz hale geliyor.
Ne biçim yaratıklara döndük aklım almıyor. Hani az önce yazdıklarım son zamanlarda canımı yakanlardan daha az zararsız görünüyor gözüme…
Şehit haberleri başlı başına can acıtıyor. Terörün önüne geçememek, her gün şehit vermek ve olanları eli kolu bağlı şekilde izlemek zoruma gidiyor. Hele koskoca bir ülkenin, üstelik askeri gücüyle tanınan bir devletin her gün dünyaya rezil olması başlı başına bir utanç kaynağı…
Yeni kanunlar tasarılar çıkarıp katilleri serbest bırakıp, milletin askerini, vekilini, gazetecesini içeri atmak ise tam bir gericilik…
Kendi öz kızına tecavüz odası hazırlamak ise akıllara zarar….
Sözüm ona sevdiği insanı rehin almak, korku dolu anlar yaşatmak, işkence etmek, öldürmek hayvanlıktan başka bir şey değil.
Aklı dengesi yerinde olmayan, masum insanlara zarar vermek de hayvanlıktan öteye gitmiyor. Gerçi burada biraz hayvanlara hakaret etmiş oluyorum ama inşallah affederler beni. Çünkü onları tanımlayacak söz bulamıyorum!
Neler oluyor bizlere anlamış değilim. Beynim durmuş durumda. Bir aptal gibi durmuş olanları izliyorum. Benim bildiğim medeniyetle ki adı üzerinde medeniyet… İnsanlar medeni bir şekilde yaşarlar. Sonra birden Mehmet Akif’in dizeleri aklıma geliyor; MEDENİYET DEDİĞİN TEK DİŞİ KALMIŞ CANAVAR!
İşte şimdi içimdeki duyguları nasıl anlatacağımı bilemedim. O zaman paldır küldür yazıyorum.
Yahu arkadaş insan oğlu ne devirler ne çağlar atlattı. Hepsine dönüp baktığımızda çok şükür bugündeyiz. Daha adil bir düzende insan gibi yaşıyoruz diyoruz. İnsani duygulardan, sevgiden , saygıdan adaletten bahsediyoruz. Ama şu saydıklarım tarihten asla ders almadığımızın, tarihin her daim tekerrür ettiğinin, insan olmayı bilemediğimizin bir kanıtı değil de nedir?
Daha oturup insan gibi düşüncelerimizi söyleyemiyoruz, kendimizi ifade etmekten korkuyoruz. Bencillikten öleceğiz haberimiz yok.
Ne bu sevgisizlik, ne bu vahşet, ne bu çirkinlik anlamıyorum…