ABD, FETÖ Liderlerini Öldürecek
Darbe girişiminin ilk saatlerinde
Darbe girişiminin ilk saatlerinde ABD'de ciddi bir hareketlenme yaşanıyor. Dışişleri Bakanı John Kerry sürekli bilgi alıyor. Kerry'e gelen bilgiler darbenin başarılı olduğu yönündedir.
Hürriyet gazetesi yazarı Tolga Tanış devamını şöyle anlatıyor: “Amerikan Ordusu'nun eski istihbaratçılarından emekli Yarbay Ralph Peters'ın “Durum çok net. Bu darbe, Türkiye'nin İslami bir diktatörlük olmaktan kurtulması için son şansıdır. Sakın hata yapmalım. Bu darbede rol alanlar iyi adamlar.”
Tanış devamında şunu söylüyor: "Öyle ki, işin başında Pentagon'daki bazı muvazzaflardan bile, Amerikan medyasına işin başarılı olduğu izlenimini yayan temelsiz açıklamalar yapıldı. İlk saatlerde biri konuştu MSNBC'ye. Ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Almanya'dan sığınma talep ettiğini iddia etti."
ABD'yi emin kılan şeylerden biri de bombalama yapan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı şehid etmek için operasyon düzenleyen F16'ların İncirlikten kalkması ve yakıt ikmallerinin oradan yapılıyor olmasıydı. Yani istihbarat ve lojistik destek İncirlik'ten yapılıyordu. Darbe girişiminin ana üssü İncirlik'ti.
Darbe başarısız olunca, İncirlik 10'uncu Tanker Üs Komutanı Tuğgeneral Bekir Ercan kaçtı. Dün de Van'da yakalanarak tutuklandı.
Türkiye bununla da yetinmedi, önce İncirlik'in elektriğini kesti, sonra da tümüyle giriş çıkışa kapattı. ABD askerleri de dâhil hiç kimsenin hareket etmesine izin verilmiyor.
Gelişme üzerine ABD Başkanı Obama, Türkiye'de yaşanan darbe girişimini görüşmek için Ulusal Güvenlik Konseyi'ni acil toplantıya çağırdı.
Çalışma Bakanı Süleyman Soylu da darbenin arkasında ABD'nin olduğunu açıkça söyledi.
Darbe girişiminin akamete uğramaya başladığı saatlerde hüzne boğulan Kerry, tarafları itidale davet etti. Söylemek istediği açıkça şuydu: Darbecilere zarar vermeyin!
Darbe konusunda en geç tepkinin ABD'den gelmesi de desteği açıkça doğruluyordu.
Başbakan Yıldırım, FETÖ liderini saklayan ülke ile dost olamayacaklarını açıkladı. Ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Amerikalı dostlarımız da, Pensilvanya'daki o terörist başını bize teslim ettiği anda çok şey değişecek" dedi.
Bunun üzerine Kerry, Gülen'i iade edebileceklerini bildirdi.
ABD için iki yol kaldı geriye, ya Gülen'i iade edecek, ya da Türkiye ile ipleri koparacak.
Darbe girişimi başarılı olsaydı, ABD'de yoluna terörist Gülen'le devam edecekti. Şimdi önünde iadeden başka seçenek kalmadı.
Önceki gece Dışişleri Bakanımız Çavuşoğlu ile Kerry iade meselesini görüştü.
ABD iadeyi yapacak, ama Gülen'in konuş(turul)masından korkuyor. Konuşursa son 50 yıllık pislikleri bir bir ortaya çıkacak. Bu durumda diri ama ölmüş olarak iade edilmesi gerekir.
Bunun da iki yolu var.
Gülen'e zaman ayarlı bir ilaç içirecekler. Bu ilaç Türkiye'ye ulaştığı zaman devreye girecek ve Gülen Türklerin elinde ölmüş olacak ve “konuşturmamak için öldürdüler” propagandası yapılacak.
Yahut içirilen ilaç öldürmeyecek ama akli melekelerini yok edecek, bu sayede de ifadesi alınamayacak.
ABD ‘sonuçta iade ettim gerisi senin meselen' diyerek pisliğini temizlemeye çalışacak.
Bu nedenle Türkiye'nin uyanık olması ve tedbirlerini buna göre alması gerekiyor
'de ciddi bir hareketlenme yaşanıyor. Dışişleri Bakanı John Kerry sürekli bilgi alıyor. Kerry'e gelen bilgiler darbenin başarılı olduğu yönündedir.
Hürriyet gazetesi yazarı Tolga Tanış, devamını şöyle anlatıyor: “Amerikan Ordusu'nun eski istihbaratçılarından emekli Yarbay Ralph Peters'ın “Durum çok net. Bu darbe, Türkiye'nin İslami bir diktatörlük olmaktan kurtulması için son şansıdır. Sakın hata yapmalım. Bu darbede rol alanlar iyi adamlar.”
Tanış devamında şunu söylüyor: "Öyle ki, işin başında Pentagon'daki bazı muvazzaflardan bile, Amerikan medyasına işin başarılı olduğu izlenimini yayan temelsiz açıklamalar yapıldı. İlk saatlerde biri konuştu MSNBC'ye. Ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Almanya'dan sığınma talep ettiğini iddia etti."
ABD'yi emin kılan şeylerden biri de bombalama yapan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı şehid etmek için operasyon düzenleyen F16'ların İncirlikten kalkması ve yakıt ikmallerinin oradan yapılıyor olmasıydı. Yani istihbarat ve lojistik destek İncirlik'ten yapılıyordu. Darbe girişiminin ana üssü İncirlik'ti.
Darbe başarısız olunca, İncirlik 10'uncu Tanker Üs Komutanı Tuğgeneral Bekir Ercan kaçtı. Dün de Van'da yakalanarak tutuklandı.
Türkiye bununla da yetinmedi, önce İncirlik'in elektriğini kesti, sonra da tümüyle giriş çıkışa kapattı. ABD askerleri de dâhil hiç kimsenin hareket etmesine izin verilmiyor.
Gelişme üzerine ABD Başkanı Obama, Türkiye'de yaşanan darbe girişimini görüşmek için Ulusal Güvenlik Konseyi'ni acil toplantıya çağırdı.
Çalışma Bakanı Süleyman Soylu da darbenin arkasında ABD'nin olduğunu açıkça söyledi.
Darbe girişiminin akamete uğramaya başladığı saatlerde hüzne boğulan Kerry, tarafları itidale davet etti. Söylemek istediği açıkça şuydu: Darbecilere zarar vermeyin!
Darbe konusunda en geç tepkinin ABD'den gelmesi de desteği açıkça doğruluyordu.
Başbakan Yıldırım, FETÖ liderini saklayan ülke ile dost olamayacaklarını açıkladı. Ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Amerikalı dostlarımız da, Pensilvanya'daki o terörist başını bize teslim ettiği anda çok şey değişecek" dedi.
Bunun üzerine Kerry, Gülen'i iade edebileceklerini bildirdi.
ABD için iki yol kaldı geriye, ya Gülen'i iade edecek, ya da Türkiye ile ipleri koparacak.
Darbe girişimi başarılı olsaydı, ABD'de yoluna terörist Gülen'le devam edecekti. Şimdi önünde iadeden başka seçenek kalmadı.
Önceki gece Dışişleri Bakanımız Çavuşoğlu ile Kerry iade meselesini görüştü.
ABD iadeyi yapacak, ama Gülen'in konuş(turul)masından korkuyor. Konuşursa son 50 yıllık pislikleri bir bir ortaya çıkacak. Bu durumda diri ama ölmüş olarak iade edilmesi gerekir.
Bunun da iki yolu var.
Gülen'e zaman ayarlı bir ilaç içirecekler. Bu ilaç Türkiye'ye ulaştığı zaman devreye girecek ve Gülen Türklerin elinde ölmüş olacak ve “konuşturmamak için öldürdüler” propagandası yapılacak.
Yahut içirilen ilaç öldürmeyecek ama akli melekelerini yok edecek, bu sayede de ifadesi alınamayacak.
ABD ‘sonuçta iade ettim gerisi senin meselen' diyerek pisliğini temizlemeye çalışacak.
Bu nedenle Türkiye'nin uyanık olması ve tedbirlerini buna göre alması gerekiyor