content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

05 Ara

ABD, Bizden ne İstiyor?

Ah Pusula Ah!  Sen neler açtın insanlığın başına! İlk çağlarda herkes kendi kıtasında mutluydu… İpek yollarında deve ve at sırtında bir ülkeden diğer ülkeye gidilir, kumaşların hassı, baharatların en hakiki acılığı satılırdı…

Çinlilerin bulup Normanlar’ın da Batı Avrupa’ya sunduğu pusulayla denizler aşıldı, ülkeler ve kıtalar keşfedildi. İnsanlar birbiriyle kaynaştı. Uyanık geçinen Batılı ülkeler sömürüyü kafasına koyduğu ülkeye İncil’i verdi, karşılığında altını, pırlantayı, yeraltı zenginliklerini ülkelerine kaçırdı.  Gördünüz mü küçücük aletin yaptıklarına!

Evet, “Sömürü” dedik de tarihçesini biliyor muyuz? Tarihin ilk sömürge devletleri ilkçağda Yunanlılar ile Fenikeliler, daha sonra Ortaçağda Romalı ve İyonlular mirası devralıyorlar. 13. Yüzyıldan sonra da Kilisenin baskısı ile Papa IX. Alexander sömürmeleri için İspanya’ya Amerika’yı, Portekiz’e de Afrika ile Asya’yı veriyor.  Yani küçücük alet ile insanlar iktisadı ve altındaki hileleri uygulamaya koydu. Birisi fakirleşirken, diğeri gittikçe zenginleşti… Bankaları, borsaları kurup, tekelleştiler ve halada üçüncü dünya ülkelerinin iliklerini sömürmeye devam ediyorlar!

 

İspanyollar 14 yüzyılın başlarında Amerika’ya açılıp, sömürmek için uğradıkları Meksika’da Aztek İmparatorluğu vardı.  Şehre girdiklerinde; baraj ve su kanallarına, rengârenk sokaklardaki pazarlarına, yiyecek ile giyecek satan dükkânlarına, inip kalkan tahta köprülerine şaşırdılar…  Sokaklar öylesine temizdi ki; “Bu sokaklarda yürürken biri, ayaklarını ancak elleri kadar kirletebilirler” demekten kendilerini alamadılar.  Ya bizler? Bütün dünyanın pislikleriyle evlerimize girmiyor muyuz?

Meksikalı Azteklerin İspanyolları şaşkına çeviren bir başka yönü de; “Namus ve Ahlak” anlayışıydı. Kimse evinin kapısını kilitlemez. Evinden çıkarken, içeride kimse olmadığını işaret etmek için, eşiğinin üzerine ufak bir değnek koyuyor ve gönül rahatlığıyla işine gidiyorlardı. Siz böyle yapabilir misiniz?  Birleşmiş Milletlerin verilerine göre dünyada yaklaşık olarak yalnızca 8.318.180 hırsızlık olayı meydana gelmiş! (Diğer suçlar hariç)  İşte 14 yüzyıldan günümüze insanlığın yaptığı gelişme!

İspanya ve Portekiz’den sömürü unvanını alan Amerika’nın 2. Başkanı Joe Biden Irak’tan sonra ülkemize gelip, hasta yatağında Sayın Başbakan Erdoğan’ı ziyaret etti.  Zamanında Türkiye’den memnun olmayan ve dönemin Dışişleri Bakanı Rahmetli İsmail Cem’e; “Türkiye bize muhtaç, (Sanırım PKK açısından) ABD ne isterse yapın” dediğinde Ecevit ve İsmail Cem’den gereken cevabı alan Joe Biden’in çantasında neler yoktu ki, neler!

  • Irak’tan çekilecek olan ABD’nin boşluğu nasıl doldurulacak?
  • Arap Baharı’nda Suriye politikamızdan memnun olunduğu,
  • Ermenistan ile olan ilişkilerimiz,
  • PKK Teröründe Türkiye’nin yanında olunduğu,
  • Uçak alımları için kongreden geçmesi için İsrail lobisinin olduğu ve İsrail ile ilişkilerin düzeltilmesi talebi,
  • Ruhban Okullarının açılması için Anayasa Değişikliği…

İki saati aşkın basına kapalı yapılan görüşme… Ülkelerarası diplomatik görüşmelerin gerçekleşme biçimi mutlaka siyasetin Literatürü’nde belirtilmiştir. Ve yapılan görüşmelerin muhalefet ile kamuoyunun bilgilendirilmesi gerektiği de önem arz etmektedir. Bu bağlamda görüşmeler kayıt altına alınmış mıdır? Erdoğan’ın evinde neler konuşulmuştur? Bu konuda Meclis bilgilendirilecek midir?  Diplomasi, Uluslar arası ilişkiyi düzenleyen antlaşmalar ve teamüller bütünü ve aynı zamanda bir devletin uluslar arası politikasının uygulama aracı, mecazi anlamda ise; bir görüşmede gösterilen ustalık anlamına geldiğine göre;

Ustamızdan, ABD karşısında neler yapılıp, neler yapılmayacağının yanıtlarını bekliyoruz…

Etiketler : , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank