F Klavye mi Q Klavye mi?
Gündemin güncel olduğu kadar entrika ve para kokan sıcaklığı arasında haberleri dolaşırken köşe yazarı olduğum Time Türk sitesinde çok güzel bir yazıyla karşılaştım. Yazının başlığı “F Klavye mi Q Klavye mi?” idi. Tam bana göre bir yazıydı. Hakikaten de son zamanlarda okuduğum ve önemli bulduğum bir yazıydı.
Çoktandır ben de bu konuda bir araştırma yapacaktım ama doğrusu bütün merakımı fazlasıyla giderdim. Yazıyı okudukça üzüldüm, üzüldükçe de kendi adıma şanslı olduğumu hissederken Türk insanı adına da endişelendim. Yazımın sonuna linkini eklediğim bu yazıyı okumanızı şiddetle öneriyorum.
Olayın en ürpertici boyutu ise, q klavyenin eski daktilo makinesinin eskimemesi için yıpranmaması veya bozulmaması için hiç bir dil mantalitesine uymayacak şekilde tuşların yerinin spontane olarak dağıtılmasıydı. Ne acı bir durumdur ki bu saçma sapan tuşların olduğu bir klavyeyi evrensel olarak kullanmakta insanlar. Buna benzer bir yazı daha yazmıştım. Atın poposu ile uzay mekiğinin tankı arasındaki ilişki konulu yazımdı. Uzay mekiğinin tankının genişliği ile iki atın poposunun genişliğinin birbiriyle ilişkisiydi. Tıpkı bu olaydaki gibi, daktilonun bozulmasının veya eskimesinin önlenmesi için TUŞLARIN YERİ SAÇMA SAPAN DEĞİŞTİRİLMİŞ VE YAZIM HIZI AZALTILARAK YUKARI KALKAN HARF KOLLARININ BİRBİRİNE ÇARPMASI ÖNLENMİŞTİR. Ama bu gün ne daktilo, ne harf kolu var, buna rağmen aynı saçma sapan tuş dağılımı bilgisayarlarda q klavye adıyla kullanılmaktadır.
Kalabalık insan güruhu da bu klaveyi neyin nereden geldiğini bile bilmeden kullanmakta. BEN SE BU YAZIYI YAZARKEN F KLAVYE KULANMANIN MUTLULUĞUNU YAŞIYORUM. BU YAZIYI YAZARKEN ŞÖYLE BİR ELİME BAKTIM DA GERÇEKTEN KENDİME İNANAMADIM. Elim adeta dizüstü bilgisayarın klavye düzleminin üzerinde dansediyordu.
Türkçe sesleri ve harf sayıları o kadar güzel yerleştirilmişti ki, F klavyemizin mimarı İhsan Sıtkı Yener Beyi rahmetle andım. Klavye kullanmak, yazı yazmak benim için hayatımın en güzel anları. Yazarken adeta bütün sorunlarımı unutuyor ve tuşlara vurdukça dakikalar içinde ortaya çıkan sayfalarca yazı beni ziyadesiyle mutlu etmekte.
F klavyeyi kullanırken parmaklarımı izlediğimde parmaklarımın o kadar az yer değiştirdiğini gördükçe hayretim daha da arttı. Bir de q klavyeyi hızlı kullanan bir arkadaşı izledim. Elleri klavyenin üzerinde sağa sola deli gibi gidiyordu. Benim elim neredeyse klavyenin tam ortasına yerleşmiş sadece bir cm. lik bir alan içinde meramını anlatabiliyordu.
Bu yazıyı 50 yıl önce okusaydım ve tarih 50 sene öncesi olsaydı ne olurdu?
q klavyeli bilgisayarların Türkiyeye girişinde sanayi bakanlığı tarafından Türk Standartlarına uygunluğunun verilmemesi için elimden geleni yapardım. Çünkü serçe parmağıyla Türk alfabesinde en çok kullanılan A harfine vurmanın zorluğunu yaşadıkça eminim bu standardı kabul eden kişilerin içleri sızlamıyordur.
Neyse ki teknoloji gittikçe hızlanmakta bu yazı da MALESEF BEYHUDE BİR YAZI OLARAK tarihe düşmektedir. Zira beş yıl sonra zaten klavye denilen şey ortadan kalkacak, sesi yazıya dönüştüren makineler hızla hayatımıza girecektir. Bu nedenle çıkaracağımız ses, ürküttüğümüz kurbağaya değmeyecektir. Ama bu makineler hayatımıza girene kadar F KLAVYE KULLANMANIN DAYANILMAZ MUTLULUĞUNU GÖĞSÜMÜ GERE GERE YAŞAYACAĞIM. F klavye tarih oluyor ama allahtan q klavye de tarih oluyor. Kısaca “klavye” bütün olarak tarih oluyor. Yoksa Türk insanı olarak bu eziyeti çekenler adına çok üzülecektim.
Klavye konulu Time Türk teki yazının tam linki aşağıdadır. Şimdiden esen kalın efendim.
http://www.timeturk.com/f-klavye-mi,-q-klavye-mi-53432-haberi.html
Not:
Bu sitede yayınlanmakta olan yazılar, www.timeturk.com, www.gunesgazetesi.net, www.haberanaliz.net www.bilgievreni.com, www.siyasalforum.net www.gercekgazete.web.tr ile, Gerçek Gazete, Halkın Sesi, Balıkesir Demokrat, Marmara Bölge, Güney Marmara Yaşam ve Fatsa Güneş gazetelerinde yayınlanmaktadır. Yazarın izni olmaksızın başka hiçbir yayın organında kaynak veya dipnot göstermeksizin kısmen veya tamamen alınamaz, çoğaltılamaz.
(Bu yazı toplamda 588, bugün ise 0 kez okunmuş./backup)
Ahmet Bey Merhaba,
Size bu yorumu F klavye kullanarak ve acizane sadece ekrana bakarak yazıyorum
Daha geçen gün, karşı masamda oturan arkadaşım “piyano çalıyor gibisin” demişti. Fakat ben piyanoyu Q klavyeyi dil seçeneğinden F’e çevirerek çalıyorum
F klavye Türkçe kelime yapısına uygun. Bunun için yıllardır, Q klavyedeki yazı düzenini hiç kullanmadım. Fakat Q’daki harflerin gelişi güzel dizilmiş olduğu kanaatine bir itirazım olacak. Gelişi güzel değil, İngilizce kelime yapısına uygun olacak şekilde dizany edilmiştir, tıpkı F’de olduğu gibi. Her ne kadar ben İngilizceyi de F ile kullansam da, İngilizceyi ağıllıkta kullanan kişiler Q’nun daha doğru bir seçim olduğunu bilecektirler.
Saygılarımla,
Hazal
Şubat 19th, 2009 at 12:22
Mart 21st, 2009 at 11:10Önceleri latinceye göre düzenlenmiş q klavye ama yazı içeriğinde de belirttiğim gibi, daktilo makinesinin yazı kolları sık sık birbirine vurmasın diye harflerin yerleri değşitirilerek insanaların yavaş yazması istenmiştir.
Daha sonra bilgisayar klavyesi ve elektronik klavye icad edilmiş olsa bile bu dizilim değiştirilmemiştir.
Şubat 19th, 2009 at 13:50
Mart 21st, 2009 at 11:12Merhaba Ahmet Hocam,
Her yazınızı ayrıbir merak ve ilgi ile okumaktayım ben malesef bir q klavye kullanıcısı olarak yorumlarınıza tam anlamı ile katılmaktayım benim klavye ile ilgili olarak bir şikayetimdaha var ben işim gereği diz üstü bilgisayar kullanıyorum ve sayı karekterleri normal klavye gibi olmadığı için çok zorluk çekmekteyim.
Saygılarımla,
Şubat 19th, 2009 at 19:36
Mart 21st, 2009 at 11:12Sayın Ahmet Fidan, ticaret lisesinde lise eğitimi tamamladığım için (bizlere F klavye çok iyi bir biçimde öğretilmişti) q klavye ile yazı yazmakta gerçekten çok zorlanıyorum. On parmak klavyeyi kullanabildiğim için bir çözüm buldum, f klavyeye çeviriyorum ve öyle yazıyorum. Ancak belirttiğiniz yazı da değinildiği gibi F klavye Türkçe'nin, q klavye ise İngilizce'nin yazımınına uygun olarak düzenlenmiştir. Dilimiz Türkçe ise Türkiye'de f klavyenin kullanılması gerektiğini düşünüyorum. Ancak bir sorun var. Sorun da şu, küreselleşmenin bir sonucu olarak çokuluslu şirketler ulusal piyasalara giriyorlar ve teknolojiyi kendileri ürettikleri için de aynen üretildiği kullanılmasını istiyorlar. Oysa burada ülkenin yapması gereken (Fransa'nın yaptığı gibi), yeni ürünlerin ülkeye girişinde, Türkçe yapısına ve Türkiye koşullarına uygun biçime dönüştürülmesini (örneğin kullanma klavuzu hazırlanması, f klavyeye dönüştürülmesi gibi) zorunlu hale getirmektir. Geçmiş için yapılabilecek birşey yok, ancak bundan sonra daha duyarlı davranılması gerektiğini düşünüyorum.
Mart 23rd, 2009 at 13:39Ellerinize, yüreğinize sağlık...
Doç. Dr. Müslüme Narin