9 Eylül Rövanş Olmasın…
İzmir’deki politik çekişme, futbolumuzdaki tribün kavgalarına benzedi. Gittikçe çirkinleşiyor.
2011’de başladı.
2012’ de tatsızlaştı.
2013’de büyüyerek tekrarlandı.
Uluslararası İzmir Fuarı’nın o kendine özgü açılış töreni siyasi çirkinliklerle kirletildi.
***
Oysa…
Bizim İzmirli duruşumuz var.
Geçen yıl aynı tarihte yazmıştım.
Önce o yazı:
***
Herkes biliyor, inanıyor, kabul ediyor;
İzmir Duruşu.
Sağduyusu, özgüveni, özverisi, inancı, inadı, sabrı, aşkı, sevdası, tutarlığı, kararlılığı, nezaketi, zarafeti…
Her yönüyle milli marka.
*
İzmir duruşunda…
Yaşam; özgürlük ve paylaşım olarak görülür.
Bireylerin onuruna saygı gösterilir.
İçtenlik ön planda tutulur.
Herkesin adaletli, her şeyin doğru olmasına çalışılır.
Cumhuriyet değerleri farklıdır, her bireyin birbirinden fazladır.
Demokrasiden ödün vermez.
Çağdaşlıktan koparılmayı kabul etmez.
Adaleti sonuna kadar savunur.
Haksızlığa direnmeyi ana ilke olarak kabul eder.
*
İzmir duruşunu her dönemde sergiler.
Hakkına sahip çıkar, korur, savaşını verir.
Milli değerleri, inancıyla oynanmasını istemez.
Türk Bayrağı düşüncesinin simgesidir.
Ne zaman isyan noktasına getirilirse, balkonunu süsler, bayrağını eline alır, yollara düşer.
Marşı, sloganıyla demokratik hakkını, toplum düzenini bozmadan ortaya koyar.
*
İzmir duruşunu mutlaka korumalıdır.
Bakanlara saygı gösterilmeli…
Tribündeki protokol, meydanda toplanan halka tiyatro sergiler gibi birbirine girmemeli.
Milli coşku, sosyal mutluluk yok edilmemeli; tahrik ve tatsızlıklara çanak tutulmamalıdır.
***
İzmir duruşunda birlik vardır.
Tehditle sallanan el-kolu, küfürlü çarpık ağızları sevmez.
Bağırıp saklanan, çağırıp yok olan tipleri barındırmaz.
Kim bu duruşu bozup, siyasi prim kazanmak istiyorsa…
Kendi duruşuna bakmalıdır.
Yamuk olanı kimse beğenmez.
Hele İzmirli yanına yaklaştırmaz!
***
Ve bugün…
İzmir duruşunu herkesin sahip çıkması, koruması gerekirken “duruşu belli olmayan” yörüngesizler tarafından bozuldu.
Önümüzde 9 Eylül var.
İzmir’in kurtuluş bayramı.
Çoluk, çocuk, genç –yaşlı her kesimden insanımızla birlik sergileyeceğiz.
Dileriz ki; bu anlamlı günün kutlaması birileri tarafından rövanş olarak görülmez.
Karşılıklı sloganlar atılıp, tekme tokat kavga edilmez.
***
Şehrin Başkanı “ Bu olayın dördüncüsü olmayacak” diyor.
Tabii ki olmamalı.
9 Eylül’de rövanş olursa…
Biliniz ki bundan böyle her mutlu günümüz tribünlere döner.
İç saha-deplasman muhabbetlerine başlanır.
Ne birlikte oyunumuz kalır.
Ne de övündüğümüz duruşumuz!
*****************