content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

30 Tem

Saygısız ve Sabırsız Nesil

Ne günlere kaldık gibi alışılmış ve çok bilinmiş bir söz ile başlamak istemiyorum. Çünkü bu sözün arka planında birkaç nesil gerisi ile şimdiki zamanı kıyaslamak yatar ki bu günümüz için geçerli değildir. Bir şeyi mukayese etmek için ortak yanlarının çok, farklı yanlarının az olası lazımdır. Maalesef günümüz neslinin bir kuşak öncekilerle bir alakası yok.

Son derece sabırsız, küstah kabalıkta sınır tanımayan, umursamaz bir karaktere sahip nesil ile karşı karşıyayız. Hepsi mi böyle sualine vereceğim cevap hayır olacaktır. Zaten parmakla sayılacak kadar az olan bazı gençler kendinden önce gelenlerden dahi ileri derece ahlaki yapıları düzgün, ne istediğini bilen, hangi davranışların nerede ve nasıl yapılacağını öğrenmiş kişiler de var aramızda.
Ancak bu güzel insanların sayısı zemheri sineği kadar az olup ‘filan yerdeki genç’ cümleleriyle izah edilecek kadar azınlıkta. Hal böyle olunca sanki suç dünyanın ve zamanınmış gibi ‘çivisi çıktı’ tabiri ile dünya denilen mekânı suçlar olduk.

Şayet bu yazıyı okuyan kişiler arasında yeni nesilden insanlar varsa okur okumaz hangi safta olduğu hemen anlaşılır. Şayet kızar ve yazı veya yazan hakkında ileri geri konuşursa biliniz ki bir alınganlık göstermiştir. Yok, hiç tepki vermez ise beni anlatmıyor zaten der. Yani yarası olanın gocunacağı bir yazı olacaktır.

Saygısız hükmündeki bu kişilerin yüz hatları sert ve görünüşleri asabidir. Selam versen kavga edecek haldedir. Ortada hiçbir sebep olmazsa dahi kendi kendilerini sinirlendirecek bir şeyler bulurlar, ‘neden etraf sakin diye’ dahi kızabilirler. Sulh ve sükûn onlar için ‘kötü’ bir şeydir. Çünkü kendisini gösterecek ortam yoktur. En kızdıkları kurallara uyandır. Çünkü ne kendileri bir kurala uyar, ne de uyanı beğenir. Kurallara uyanın çok olduğu yerde kendi durumlarının farklı olduğu anlaşılır. Bu sebeple psikolojik bir komplekse girerler ve kendileri lafzen suçlanmasalar bile iyiler arasında fark edilmeleri onları rahatsız eder.

Sabırsızdırlar. Sanki sadece onların işin vardır. Ekonomik ve sosyal yapıları davranışlarını etkiler. Normalde hiçbir derdi yoktur. Veya onlar öyle sanırlar. Uyku direnemedikleri şeydir. Aç olduklarını hissetme becerileri vardır. Ayrıca karşı cins sadece bir şey için mevcuttur. Bazı şeylere başkalarının yardımı ile kızar ve sevinirler. Kimisi neden kızdığının farkında bile değildir. Çoğu sözlerini anlamadıkları müzikleri dinler. Bunda etken hal çok kişinin öyle yapmasıdır. Sürü davranışlarına sahiptir.

En tehlikeli direksiyon başında olurlar. Yolun tamamına yakını düz ve karşıdan araba gelmiyor gibi taşıt kullanırlar. Kurallara uydukları da vakidir. Her tahsil grubunda bulunurlar. Diğer arkadaşından etkilenerek bu hale gelmiştir. Ana babaları ‘bu çocuk eskiden böyle değildi’ sözünü çok sık kullanır. Bazı ebeveyn ise yaptıklarını normal karşılar. Sonra zararı kendilerine dokunur. İşte o zaman ‘taş doğurma’ isteği artar. Ancak her canlı biyolojik olarak kendi türünden canlıyı doğurabilir.

Kısaca yeni bir canlı türü ile beraberiz. Bu canlı doğduğu ülkenin dilini konuşma özelliğine sahiptir. Diğer canlılardan farkı da budur.

Etiketler :

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank