content Adem Tuzcu, 1976 yılının 15 Mayıs'ında Trabzona bağlı Maçka ilçesinin Taşalan köyünde doğdu.İlköğrenimini Trabzon N. Kemal ilkokulunda, orta ve lise öğrenimini ise Trabzon İmam Hatip Lisesinde tamamladı. Müzikle ilgili ilk eğitimlerini de bu dönemlerde almaya başladı. Üniversiteye hazırlık yıllarında bağlama çalmaya başlayan Adem Tuzcu o yıllar da bu konuda ki en büyük desteği; Şair ve Tarihçi hocası İbrahim Hakkı Gündoğdu dan almıştır. Üniversite yıllarında müzik üzerine çalışmalarına devam eden Adem Tuzcu bu yıllarda Türkiye nin bir çok yerinde şiir dinletilerine ve konserlere katıldı.Müzik çalışmalarının yoğunluğu nedeniyle eğitimini yarıda bırakan müzisyen 1999 yılında Nigar hanımla dünya evine girdi. Kemal Talha adında bir oğlu Nisa Nur adın da bir kızı vardır. Müzisyen üzerimden etkisini atmam mümkün değil dediği Trabzon ve Karadeniz kültürüne rağmen yöresel müzik yapmak yerine, özgün müzik yapmayı tercih etmiştir. Bu tercihin nedenini anlatırken de her ruhun kendini ifade ediş şeklinin farklı olduğuna vurgu yapmaktadır. Adem Tuzcu Karadeniz Şairler ve Yazarlar Birliği üyesidir. Bir çok bestesi yanında bir çok şiiride vardır.Müzik anlayışını şöyle özetlemektedir,Aşk ile öfkenin birleştiği yerde aşktan yana bir tavır. Ama bu tavır red üzerine kurulmuş bir tavır değil. Olanı algılayıp yorumlama üzerine bir tavır. Ne gelenekçi ne tam modernist. Anadolunun bağrından kopan çığlıkları bu toprağın ezgileriyle besleyerek daha modern bir uslüpla metropollerde dinletme derdi de diyebiliriz. Eylül 2007 de piyasaya çıkan "Yollar da topraktandır...İnsan da" ilk albüm çalışmasıdır. Müzisyen bu albümünde bağlama saundlu bir çalışma yapmıştır.Nisan 2010 da raflarda ki yerini alan ''Uykusuz Nöbetçi'' Adem Tuzcu nun ikinci albümüdür. Müzisyen müzik hayatına kesintisiz devam etmekte ve halen İstanbul da yaşamaktadır.
06 Kas

Mcdonals’ta Müslüm Gürses Dinlemek (II)

1983’te Muhterem Nur ile hayatını birleştiren Gürses, ‘ Bana şu anda hayranlarım BABA lakabını uygun görüyorlarsa bilinsin ki bu Muhterem hanımın sayesindedir. 1983'ten beri mutlu bir evlilik sürdürüyorum. Muhterem hanım Benim canımdan çok sevdiğim değerli bir insan.

Onunla beraberliğim ömrüm boyunca devam edecek. Müzik çalışmalarımın yanı sıra, bana her konuda destek olan bu vefakâr insan için yaşıyorum. Onunla birlikte müzikte kalite ve sevgi kazanıyorum. Benim giyim ve kuşamımla ilgilenmenin yanı sıra o benim; menajerim, halka ilişkiler danışmanım, sekreterim kısaca Her şeyim. Ona çok şey borçluyum. Kendisine olan sevgim ve saygım sonsuz bir aşktır.” Evliliğinden 25 yıl sonra yapılan bir röportajda, bu şekilde anlatacaktır.

Müslüm Gürses’in yaşadığı çocukluk ve gençlik dönemi, ekonomik sıkıntıların onu ve ailesini göçe zorlaması ve o tarihlerde ki sosyal koşullar, onun müziğini oluşturan, ona vokal yeteneği içerisinde barındırdığı hissetme duygusunu kazandıran en temel etkendir. Yani o alaylıydı ve her şeyi yaşayarak tecrübe etmişti. Gürses’ in albüm kayıtlarında onunla çalışmış ton maysterler, müzik yönetmenleri stüdyo okumalarını en rahat yapan vokallerden biri olarak tanımlarlar Gürses’i. Onun için kayda girer bir albümü okur ve çıkar derler.

Piyasada kaç tane albümü olduğu konusunda çok çeşitli rakamların telaffuz edilmesi korsan piyasanın eserlerini evirip çevirip karma albümler halinde piyasaya sürmesiyle açıklanabilir.

Solun 80’lerdeki, devrim türkülerindeki arabesk etkileri açıklamanın da en kolay yolunun, demografik yapının iyice irdelenmesi olduğunu düşünmekteyim.

Devrimci ve Ortodoks solun 80 sonrası arabesk kültürden harmanlayıp, batı mantalitesiyle düzenlediği devrim türkülerinin emperyalizme boyun eğmesi gibi arabeskte kentleşen bedenlerin zihinsel dönüşüm süreçlerini tamamlaması, yeni kuşakların teknolojik imkanlar sayesinde dünya kültürleri ile daha sıkı ilişkiler içinde olması nedeniyle,  popüler kültür karşısındaki kaçınılmaz yenilgiye uğramıştır. Tabi ki bu yenilgi bölgeseldir.

Gürses’ in her albümünü demografik koşulları dikkate alarak incelersek, müziğindeki değişimi kolayca fark edebiliriz ama vokalindeki Arap etkisi okuduğu eser ne olursa olsun, gözlemlenmektedir. Bu durumu bu etkiyi özümsemekle açıklayabiliriz.
İnsanların arabeskten ve arabeskçiden kaçtıkları her dönemde çıkıp cesurca yaptığı işin adını koyabilen, konserlerinde ‘’Baba biter mi bu çile” diye bağıran dinleyicisine, ‘’Biter evlat biter’’ diye cevap veren, kendini jiletle doğrayanlara ‘’Yapmayın ne olur sizi böyle gördükçe benim içim kanıyor’’, diye üzülen Müslüm Gürses  Türkiye’de arabesk müziğin en büyük temsilcisi olmayı hak-etmiş ve bu konuda ödenebilecek bedelleri ödemiştir.

Müzik piyasasında ki kötüye gidiş, Müslüm Gürses gibi güçlü vokallerin popüler kültür içerisindeki konumlarını kendi iradelerine bırakacak kadar adil bir piyasaya imkan tanımadığı gibi, ayakları üzerinde durmaya çalışan her müzisyene popüler kültürün, piyasa şartlarını dayatmaya başlamıştır.

Bu durumda yapılması gerekenle yapılabilecek olan arasında, bir tercih yapmak zorunda olan tüm müzisyenler gibi, M. Gürses’te bir tercih yapmış ve tercihini tarzı olmayan eserleri albümlerine dâhil etmekten yana kullanmıştır. Bu eserleri nasıl okuduğundan çok neden okuduğu incelenmelidir. Müslüm Gürses isminin en arabesk tavrıdır, bu bence… Çünkü bir zamanlar kentleşemeyen insanların zihinlerindeki sorunlara çileli sözlerle  sözcü olmaya çalışan Gürses, şimdi kendi ekmek kavgasına, adını koyamadığı haller  içerisindeki varlık mücadelesine dair söylemektedir, şarkılarını.

Yani dün varoşlara ‘’ Geliver yanıma güldür yüzümü”, diyen Gürses bugün kontrolden çıkmış, metropollerin görkemli ve şatafatlı caddelerinde ‘’Paramparça ‘’ olmaktan kurtulamamaktadır.

Etiketler : , , , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

1 Kere Cevaplanmış to “Mcdonals’ta Müslüm Gürses Dinlemek (II)”

  1. 1
    Ahmet Osman Öztürk Says:

    Gurbette sıla.. insanı her zaman çok etkiler.. senin duyguların da o noktada şaha kalkmış.. ve hoş, güzel duygular oluşturmuş.. başarılarının devamını diliyorum..

    Ressam Ahmet Osman Öztürk



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank