Türkiye tarihinin en önemli seçimlerinden biri olan 30 Mart bir referandumdu. İster seçim olarak, isterse de referandum olarak nitelendirilsin, kazanan ‘Yeni Türkiye!’
Sadece yeni Türkiye’mi? Elbette Hayır!
Yeni Türkiye ile birlikte, Ak Parti ve Türkiye’den iyi haberler bekleyen mazlumlar!
Kaybedenleri ise; Pensiltenya, İttihat ve Terakki’nin T.C. versiyonu CHP ile MHP, Beyaz Türkler ve içlerindeki baronlar, dış mihraklar ve baronlarca desteklenen bir takım medya, İngiltere, İsrail, derin Amerika, derin Almanya, içimizdeki Baasçılar, terörün yeniden başlamasını bekleyen Türkiye düşmanları, dönekler, salaklar, dün “beceremediniz bırakın” diyenlerle aynı safta yer alanlar, akıl tutulması yaşayanlar ve benzerleri.
Bir toplum uyanık olduğu müddetçe düşmanları gerilemeye mahkûmdur ama bütün bunlara rağmen unutulmamalıdır ki tehlike henüz tam bertaraf edilmedi.
Bugün devlete yönelmiş bir saldırı var ve devlet başarısız olursa herkes biter. Bunun için Mısır ve Ukrayna örnek olarak yeter.
Girdiği 8. Seçim ve referandumu da kazanan Ak Parti, diğer yanda ise 1950’den bu yana girdiği hiçbir seçimi kazanamamış CHP ve MHP.
CHP ve MHP, kıyak emeklilik elde etmek ve üç beş belediyeyi korumak için bekleşenlerin partisidir ve Türkiye’ye yakışmamaktadır.
Bu nedenledir ki, Yeni Türkiye’ye yük olan bu iki partinin, ataları İttihat ve Terakki gibi tarihin çöplüğüne gitmeleri gerek. Bunun vakti çoktan geldi hatta geçiyor.
İşte bu hakikatlerin, şehirlerini bu beceriksizlere teslim eden Adanalı, Eskişehirli, İzmirli, Hataylı ve Mersinlilere daha öncelikli anlatılması gerek.
Bu başarının ardından, koltuktaki son günlerini geçiren Kemal Kılıçdaroğlu’ndan ses seda çıkmadı. Sarıgül ise kayıplara karıştı.
Kazanan cephede ise yine bir balkon konuşması vardı.
Başbakan’ın son balkon konuşmasında yaşanan tek talihsizlik, Kur’an’la alay eden Egemen Bağış gibi sızıntıların, o balkondan utanmadan ve sıkılmadan kelle gösterme cesaretiydi.
Balkonda ‘Egemen Bağış’ı gören herkes, en fanatik Ak Partililer bile tepki göstermiştir.
Şayet buna Başbakan izin verdi ise büyük bir hatadır. Ona rağmen çıkılmış ise, o ‘kelle’ aile fotoğrafına yönelik bir sızıntıdır.
Ama üzülmemek lazım! Yeni Türkiye’de Egemen Bağış gibi içi dışı farklı tiplere yer yok. Yer olursa, Ak Parti’nin 9. seçimi kolay olmaz.
Bu vesileyle Ak Parti’nin, daha doğru ifadeyle Başbakan Erdoğan’ın; partide, kabinede, yakın çevresinde ve dahi devlette bir temizlik hareketi başlatması lazım.
Netice olarak, 1 Nisan baharı ile 30 Mart baharının Türkiye’ye, ezilenlere ve insanlığa hayır getirmesini dileriz.
Ancak seçilen Ak Partili başkanlar, eskisi gibi serbest hareket edemez ve bu zaferi sanki kendileri kazanmış gibi davranamazlar.
Davranırlarsa ne Allah’a, ne de canhıraş destek olan halka hesabını verebilirler!
Dileğimiz, ‘Yeni Türkiye’nin bir rüya olarak kalmaması…
İnşaallah da kalmayacak!