3 Ayda Bir….
Konuyu uzatıp, eğip bükmeyeceğim. Yeni yayın ilkelerini pek beğendiğimi söyleyemeyeceğim. Özellikle bir madde var ki o maddeye tamamen karşıyım.
3 ayda içinde özgün bir yazı eklemeyen yazarlarımızın isimleri yazar listesinden kaldırılır. Bu tasnif pek kısa bir süre içinde başlayacaktır
Ben ve benim gibi bir çok insan burada kendi istediği, içinden geldiği zaman içinden geldiği gibi yazıyor.
1) Bizler, yazarportun memurları değiliz.
2) Bizler, editörümüzle her hangi bir sözleşme yapmadık.
3) Bizler, editörümüzden maaş alamadığımız gibi para talep etmiyoruz.
4) Bizler, burada biz istediğimiz için varız.
5) Bizler, burada içimizden geldiği zaman, içimizden geldiği gibi yazıyoruz.
6) Bizler, yazdıkça öğreniyor kendimizi geliştiriyoruz. Fakat sık boğaz edilmeden.
7) Bizler, burada birer öğrenciyiz. Ama kimse bizim öğretmenimiz değil. Yani kimsenin üzerimizde söz söyleme, kafamıza vurma, bizi küçümseme, bize hakaret etme, bizi zora sokma hakkı yoktur.
Bu kurul yazarportta bazı düzensizlikleri gidermek için kuruldu. Düzensizlikleri giderirken vefasızlık yapmak için değil.
Sen burada o kadar yazı yaz emek var. Bir dönem yazdıkların çok okunsun. Sonra üç ay yazmadın belki de yazamadın diye, yazdığım tüm yazıların, harcadığın emeklerin çöpe atılsın. Bu madde yeni üye olanlar için iyi olabilir ama uzun zamandır bu sitede yazan yazarlara HAKARET aynı zamanda SAYGISIZLIKTIR.
Burası benim ilk göz ağrım. İlk burada yazdım. İlk eleştirilerim burada aldım. İlk yazım tartışmalarını burada yaptım. İlk destekleri burada aldım. Ve benim gibi bir çok insan aynı şeyleri yaşadı. İleride ben üç ay yazmadım yazamadım diye bu duygularımı kimseyle paylaşamayacağım. Benden kanıt isteyecekler kanıtlayamayacağım.
Hadi beni geçtik. Mehmet Dirlik ne olacak. Bir zamanlar yazarportta harikalar yaratıyordu. Yazdığı her şiir olay oluyordu. Okur kesimi çoktu. Her yazarın mutlaka okuduğu bir isimdi. Şimdi vefat etti diye tüm o yazdıkları, yaşadıkları hiçe mi sayılacak?
Mehmet bizlerden kendi isteği ile gitti. Ama o gitti diye onu yaşamamış farz etmek, yaptıklarını, yazdıklarını yok saymak en büyük ahmaklıktır. O aramızdan gittiğinden bu yana onu seven çoğu kişi en çok ailesi, onu özlediği zaman buraya geliyor onun şiirlerini açıyor okuyor, gülüyor, ağlıyor, kızıyor vs... Ama onu bir şekilde yaşıyor, yaşatıyor. Şimdi birileri çıkmış karşıma onun kaydını silmekten bahsediyor. Hatta bunu dile getirdiğimde:
Mehmet Dirlik'in kaydının silinmemesi için komiteden karar çıkartmak kolay. Bunu hallettik sayalım.
Yasemin hanım,
Ahmet bey,
Hazal Hanım,
Ümit bey,
Mehmet Dirlik'in kaydı kalabilir mi?
Sevgiler.
Bana böyle bir cevap veriyor. Verdiği bu cevapla yarayı ne kadar kanattığının farkına varamıyor...
Yazılan hiçbir şey yazar istemedikçe silinemez. İster üç ay yazar ister üç ay yazmaz. Buna kimse karışamaz. Çünkü ortada bir emek var. Ve Ölüm bir istisna olamaz...
Ben böyle saçma bir kararı ilk defa burada gördüm.
Benim şuan tek düşündüğüm Mehmeti seven, onu yaşamak ve yaşatmak isteyen kişilerin buraya gelip onu görmediklerinde beni arayıp onu sorduklarında ne cevap vereceğim... Erdal Bey gibi soğuk, önemsiz bir şeymiş gibi cevap verebilir miyim bilemiyorum....
Bu karara sonuna kadar karşıyım. Kimse ne bana nede uzun zamandan bu yana yazan kişilere karışamaz. İstediğimiz ayazabiliriz. Belki üç ay sonra belki üç aydan fazla belkide üç ayda içinde...Sık boğaz edilmeden yazmaya zorlanmadan.
Ama yok senin böyle hakkın diyorsanız. Biz her şeye karışırız kararımız da kesindir. İstediğin kadar uzun zamandır yazmış ol fark etmez, senin ne düşündüğün önemli değil, bizler eleştirilere kapalı bir kuruluz, kararlarımızdan geri adım atmayız, üç ay yazmazsan kaydın silinir diyorsanız kaydımı silebilirsiniz.
Ben bu sınırlamaya, sık boğaza gelemem...
