23. Dünya Enerji Kongresi ve Türk Rus İlişkileri
Putin’in, İstanbul’a yaptığı, bu çalışma ziyaretinin, çok önemli sonuçlarının olacağı önceden belliydi.
Ziyaretin önemini anlatan iki gelişmenin olduğunu ifade etmeliyim.
Türkiye ve Rusya arasındaki, serbest ticaret antlaşmasının esasları ortaya çıkmaya başlayınca, Amerika’dan ses geldi.
Önce şunu belirtmek gerek, uzun zamandan beri, yaklaşık 30 yılıdır, Türkiye Amerika ile serbest ticaret anlaşması yapmak istiyordu. ABD buna yanaşmıyordu. Kendi demir ve çelik sanayini korumak için bizden çelik almıyorlar, alsalar da yüksek gümrükler koyuyorlardı.
Amerika, Rusya ile yürütülen serbest ticaret antlaşmalarını engellemek için bugün, ABD’nin Ankara Büyük Elçisi; Türkiye ile serbest ticaret anlaşması yapmak istediğini açıkladı.
Şimdiye kadar neredeydiniz diye sorulmaz mı?
Aslında Amerika’yı asıl endişelendiren husus; Rusların kurmak istediği Türk Akımı Petrol Boru hattıdır.
Çünkü bu hat, Avrupa’yı Rusya’ya daha çok bağlayıp, Amerika’dan koparacak bir işlev üslenecektir.
Bunlar ticaret ve ekonomi işleridir. Yürümek zorunda olan işlerdir. Yürüyecektir.
Asıl ülkemizi ilgilendiren siyasi meselelerdir. Hatta ticaretin de, ilerlemesi için siyasi yaklaşımlar gereklidir.
Rusya ve Türkiye arasında iki önemli sorun vardır Aslında sorun bile denmez. Ancak siyasi iktidarın “ikircikli oynaması” nedeniyle, tıkanmış iki mesele…
Birincisi Suriye devletini düşman ilan etmiş olmamız. Ve Suriye’de yaptığımız işleri Suriye devleti ile birlikte koordine ederek, yapıyor olmamamızdır.
İkinci mesele ise, Kırım’dır. Her iki mesele de, Amerika ile birlikte sürdürdüğümüz ilişkilerden kaynaklanmaktadır.
Kırım sorununu da, Suriye sorununu da başımıza bela eden Amerika’dır.
Şimdilik, Kırım sorunu buzdolabındaymış gibi görünüyor.
Suriye meselesi ise, ülkemizin hayati sorunu olarak duruyor.
Putin sabırlı ve dengeli bir siyaset izliyor. Suriye meselesi bu ziyaret sırasında çözülmese de, çözülmeye mecbur olan bir konudur.
Bu gün çıkan İran menşeili haberler doğru ise, NATO’ya bağlı 14 ülkenin katıldığı ve 8 yüz savaş uçağının, Şam’a yapacağı saldırı söz konusudur.
Bu ve bunun gibi haberler, Batı ve Amerika’nın her an bir çılgınlık yapabileceğine işaret etmektedir.
NATO bizim işimize hiç yaramadı. Bizi silahsız ve silah teknolojisiz bıraktı.
Düşman bir NATO içinde, işimiz ne?
Bülent Esinoğlu
bulentesinoglu@gmail.com