2 Kuruş Rezaleti!…
0.02 lira. İki kuruş.
Bir liranın yüzde ikisi.
Böyle bir paranın adı var, kendi yok.
Nakit ödeme şansı hiç yok.
Ama adamı ağlatır, bağırtır.
*
Hele devlet kurumuysa…
İsyan ettirir, “ Hay böyle sistemin… ” sınırına getirir.
*
Bunun adı yanlışlık değil alışkanlıktır.
Vatandaşa çile olsun faslından.
Sanki çarşı-pazarda, iş-evde dert yokmuş gibi bürokrasi bunu da yaşatıyor.
*
Sinirle konuyu girdik, olayı anlatalım:
Cuma akşamı mesai bitmiş.
Eve geldik, elektrikler kesik.
Genel arıza yok, daire sigortası atmamış.
Ana sayaca baktığında mühürlenmiş, üstüne elektrik idaresinin makbuzu iliştirilmiş.
“ Elektrik kesme ve mühürleme belgesi”
Borç miktarı: 0.02 kuruş.
Mühürlemenin tarihi 28 Eylül Cuma ve ”Sayın Tüketici” uyarısı:
“ Kayıtlarımızdaki inceleme sonucu yukarıda belirtilen günü geçmiş fatura borcunuzun ödenmediğinden yönetmeliğimizin 24. Maddesine uygun olarak kesilmiştir”
Devamı daha beter:
“ 15 gün içinde ödenmemesi halinde aboneliğinizin iptali, alacağın İCRA yoluyla tahsili…”
*
Ne yaparsınız?
Duyuru bırakılmış, mühür takılmış.
0.02 kuruş borcu nereye elden ödeyecek, kime başvuracaksın?
Fatura ödemelerimde muhatap banka. O da kapalı.
Mühür sökülmezse; hafta sonunu “karanlıklar efendisi” olarak geçireceğim, dolaptaki et, süt kokacak.
Bu işkence çekilmeyeceği için gereği yapılacaktır. Ve yapıldı.
Şimdi şikâyetle savcılığa taşınacağım, belki yargılanacağım.
*
Elektrik işletmesinin, 20 liranın altındaki borç için sayaç mühürlemeyeceği talimatı var.
Ama hesap başka!
Özelleştirilen elektrik kesme-bağlama işi için şirketine para ödeniyor.
İki kuruşta olsa özel şirket aracıyla, ekibi gönderiyor, hizmetinin karşılığını devlete fatura olarak çıkarıyor.
Sonradan. . .
Aboneye bir şekilde yazılıyor ve tahsil ediliyor.
İşin komikliği. . .
Daha doğrusu ayıbı, rezilliği bu noktada.
*
Nereden mi biliyorum?
İki yıl önce de aynı olayı yaşatmışlardı.
Bir Cuma akşamı, yine 0.02 kuruş için.
Elektrik kesilmiş, sayaç mühürlenmişti.
Ortalığı ayağa kaldırınca, denmişti ki;
“ Ayyy özür, sehven…”
Araştırılınca bu gerçeğe varılmıştı.
*
Nasılsa her şeye güler hale geldik.
Bir fıkrada biz patlatalım.
Fatura komikliğine, tebessüm katkımız olsun.
Anne, çocuğa koca paketi verir.
-Bunu babanın dükkânına götür
Çocuk şaşkın:
- Ana, nasıl taşırım bunu?
- Hele sen koyul, nasıl olsa bir keriz bulursun.
Çocuk kapıdan oflayarak çıkar, iki adım sonra bir adam gelir, kutuyu dükkâna kadar taşır.
Baba:
-Oğlum bunu nasıl getirdin?
Çocuk:
-Keriz bol, amcam sağ olsun
******************
YAZAR NOTU: Yürürlüğe giren “elektrik fiyat düzenlemesi” milletimize hayırlara vesile olsun.