19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı Kutlu Olsun Türkiye
Her yıl büyük bir gururla yazacağım milli ve dini bayramlarımızı.
Bir milleti millet yapan resmi ve dini bayramlarıdır. Birlik beraberlik, yardımlaşma, dayanışma, hoşgörü anlayış ve sevgi timsali onurumuz, gururumuz bayramlarımız.
Bütün umutların tükenmeye başladığı bir dönemde Mustafa Kemal Atatürk'ün, 'Türk Milleti için bağımlı yaşamaktansa ölmek daha iyidir' diyerek Samsun'a çıkması, bağımsızlık ve özgürlük mücadelemizin de başlangıcı olmuştur.
1914'de başlayıp dört yıl süren Birinci dünya savaşından önce Avrupa'nın belli başlı ülkeleri ikiye ayrılarak birbirleriyle savaştılar. Biz yenilen taraftan olduğumuz için Savaş kurallarına göre biz de yenilmiş sayıldık. Savaş sonunda Mondros Silah Bırakışması imzalandı.
Buna göre Fransızlar Adana ve Hatay'a; İngilizler Urfa, Mardin ve Merzifon'a; İtalyanlar Antalya'ya yerleştiler. 15 Mayıs 1919 günü Yunanlılar İzmir'e girdi. Böylece yurdumuz paylaşıldı. Ordularımız dağıtıldı, İstanbul Boğazı düşman gemileri ile doldu. Vatan paylaşılmış, düşman topraklarımıza girmişti.
Mustafa Kemal, Amasya'da yayınladığı genelge ile ulusu, ülkenin bütünlüğünü, bağımsızlığını kurtarmak için birlikte çalışmaya çağırdı. İstanbul Hükümeti Mustafa Kemal Paşa'nın bu çalışmalarından hoşnut değildi. Harbiye Bakanı Mustafa Kemal Paşa'yı İstanbul'a çağırdı.
Bunun üzerine M. Kemal Paşa padişaha telgraf çekerek askerlikten çekildiğini bildirdi. Mustafa Kemal Paşa bundan böyle çalışmalarına sade bir vatandaş olarak devam etti. 4 Eylül günü Sivas'a gitti. Sivas Kongresi'nde “Ya bağımsızlık, Ya ölüm” ilkesi kabul edilerek yurt düşmandan kurtarılıncaya dek savaşmaya ant içildi.
Mustafa Kemal Paşa Sivas'tan sonra Ankara'ya geldi 23 Nisan 1920 günü Büyük Millet Meclisi'ni topladı. Meclis başkanlığına seçilen Mustafa Kemal Paşa düzenli ordular kurdu.
Bu ordular düşmanlarla çarpışmaya başladı. Birinci İnönü, ikinci İnönü, Sakarya ve Başkomutanlık Meydan Savaşı sonunda yurdumuz düşmanlardan kurtarıldı.
Bütün umutların tükenmeye başladığı bir dönemde Mustafa Kemal Atatürk'ün, 'Türk Milleti için bağımlı yaşamaktansa ölmek daha iyidir' diyerek Samsun'a çıkması, bağımsızlık ve özgürlük mücadelemizin de başlangıcı olmuştur.
Milletimizin tüm onur ve asaletiyle Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün rehberliğinde tarih sahnesinde bir defa daha şaha kalkışının başlangıcı 19 Mayıs 1919 tarihidir.
Türk Milleti esaret altında var olunamayacağını ve kutsal vatan topraklarımızın ilelebet işgal edilemeyeceğini tüm dünyaya haykırmıştır. Kurtuluş Savaşı bu destanın adı, Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğindeki Türkiye Büyük Millet Meclisi de bu destanı yaşatan milletin kalbidir. 19 Mayıs 1919'da Samsun'dan yakılan özgürlük ateşi, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılmasıyla birlikte kısa sürede dalga dalga tüm yurda yayılmıştır. Mevcudiyetimizin ve özgürlüğümüzün temeli olmuştur.
Mustafa Kemal Atatürk tarafından temeli atılan "milli egemenlik" ilkesi ile birliğimiz ve bütünlüğümüz sağlanarak, çarenin ancak millette olduğu tescillenmiştir.
Atatürk binlerce şehit vererek, sıkıntı ve yokluklar içinde, büyük özverilerle kurulan Türkiye Cumhuriyeti'ni Türk gençliğine emanet etmiştir. Bu değerli emaneti yaşatmak ve sonsuza kadar korumak, gelecek kuşaklara en iyi şekilde aktarmak, Türk gençliğinin başta gelen görev ve sorumluluğudur.
19 Mayıs 1919 Ulusal Kurtuluş Savaşımızın başladığı gün olması yanında bugün aynı zamanda Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımızdır. Spor beden eğitimidir. Spor bedeni geliştirir. Sağlıklı olmamızı sağlar. Spor yapanlar hayatta daha başarılı olurlar. İyi bir sporcu sağlam bedenli, becerikli ve başarılı bir insandır, içki, sigara kumar gibi alışkanlıkları yoktur. Spor kötü alışkanlıkların edinilmesine fırsat vermez. Atamızın dediği gibi sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.
Dünün çocukları bugünün büyükleri oldu ve Atamızın emanetini korudular. Bu günün çocukları yarının büyükleri olacak ülke yönetiminde söz sahibi olarak Türkiye Cumhuriyeti'ni omuzlarında yükseltecektir. Ülkemizi, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün izinde gösterdiği çağdaş medeniyet seviyesine taşıyacaklardır.
Sevgi, saygı, hoşgörü ve uzlaşma ortamı içinde üstesinden gelinemeyecek bir sorun yoktur. Birlik ve bütünlüğümüze yönelik her türlü saldırı yapılmaktadır. Bu saldırılar karşısında daha fazla kenetlenerek hiç bir kimsenin, hangi amaçla ve ne şekilde olursa olsun, huzur ve güvenliğimizi bozmasına fırsat vermemeliyiz.
Ay yıldızlı bayrağımızın altında hepimizin bir ve bütün olarak yaşamasına imkân sağlayan demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetidir.
Atatürk'ün Türk gençliğine bıraktığı bu yüce emaneti canımız pahasına kanımızın son damlasına kadar korumalıyız. Özgürlüğün değerini çocuğunun kundağına mermiyi saran bir anneden iyi kim bilir. Cephede savaşan nene hatunlar, yokluk sefalet içerisinde vatanı için şehit düşen atalarımız, çanak kalede destan yazan kahramanlarımızdan daha iyi kim bilir. Bizler onların sayesinde özgür doğduk, özgür yaşarız. Bayrağımız göklerde dalgalanıyorsa, ezan sesleri yükseliyorsa, huzur ve güven içerisindeysek bizlere emanet edilen Cumhuriyetimiz sayesindedir.
Şunu hepimiz çok iyi biliyoruz ki Atatürk olmasaydı biz bu günlere gelemezdik. Ne kutlanacak bayramlarımız olurdu, nede kutlama yapacağımız bir vatanımız. Ezan sesleri yerine çan sesleri olacaktı. Şimdi biz özgür yaşıyorsak Atatürk'e ve silah arkadaşlarına, şehit yatan atalarımıza borçluyuz.
Türkün Türk'ten başka dostu yok. Hala bu Ülkelerin gözleri ülkemizde. Bizi nasıl parçalayacaklarını insanları birbirine düşüreceklerini hesaplıyor ve planlarını uygulamaya çalışıyorlar. Ey Türk gençliği Atatürk'ün sana bıraktığı GENÇLİĞE HİTEBE' i oku. Sana bırakılan emaneti, görev ve sorumluluklarını hatırla. Tarihini hatırla. Geçmişini unutan bir milletin geleceği esaret olur.
Cumhuriyetimizin Kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü, silah arkadaşlarını ve bu vatan için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyoruz.
19 Mayıs 1919 Gençlik ve Spor Bayramı hepimize kutlu olsun.