12 Eylül Gel Artık, Çok Sıkıldım!
Acilen bir millete ihtiyaç var. Evet’i ve HayırIı hayırlı günlerde anacak, tartışmayacak bir millete. Tarihin affetmediği, bir kısır döngü içindeyiz! yine. Laf atmaktan gerçeğe olan inancımızı, düşünceye karşı saygıyı kaybetmek üzereyiz.
“Heyhat gözlerinde sözden kara bir perde
Arşta kavga arzda viran bir uğultu
Suali yok sessizliğin aralıksız konuşmalardan
Arda kalan bir densizlik” Aysun Gül
Tarihi sorgulayarak vakit kaybetmekle, elimize geçen koca bir hiçlik. Atalarımızdan bize kalan bu değerli yapıyı; olduğu gibi kabul etmeyi, bir türlü öğrenemedik. Bu millet ne imtihanlardan geçti, tek sorun kendini tekzip etmekten kurtaramadı, benlik saltanatını. Bitmeyen bir darlık ve asabiyetle yoğrulmaktan yorulmadı düşünceleri.
Hala ben Atatürkçüyüm , ben Ülkücüyüm, ben İslamcıyım yok bilmem! ben neyim? Sendromlarından ne zaman kurtulacağız? Zaman da meçhul bir soru. Tarihi sorgulamak istiyorsak, arkamıza bakalım ve düşünelim! Neden biz bunları yaşadık? diye. İnsanlar nasıl istiyorlarsa öyle düşünseler, beyinlerindeki Berlin duvarını yıksalar kötü mü? Olacak! Yok olamaz böyle düşünemeyiz, kavga etmeye alışmışız bir kere. Mahalle kadınları ağzıyla, kültür abidesiymiş gibi davranmanın altına gizlenerek yaşıyoruz.
Fikrifikrinize uymayan kimseyle fazla meşgul olmayınız.Fikirdeki ayrılıkkolay kolay zail olmaz.
Hz.Ali (R.A.)
Anayasa değişimini, partiler yarışına döndürdünüz ya! helal olsun sizlere. Darbe anayasasına “evet” diyerek, bir adım öteye gideceğiz diye, düşünenleri de bezdirdiniz! hayatlarından. “Hayır “ diyenlerin içindeki kaygıları arttırdınız. Seçim propagandasındaki mitinglere çevirdiniz sokakları.
“Yüreğimde bir yara yara ağlar
Beynimdeki mitinglerin hesabı yoklarda
Git demek istemiyor sana ama
Gel de diyemiyorum anlasana.” AYSUN GÜL
Ramazan günü milleti meydanlara toplayıp, “Hayır diyor musunuz?” halkta sürü gibi, “Hayır” diye bağırıyor. Diğer taraftan başka bir ilde “evet diyor musunuz?” diye parti lideri mikrofon elinde bağırtıyor halkı, onlar da yine sürü misali “Evet” diye haykırıyorlar.
Komiksiniz hem de çok komik! Halkın egemenliğine sunduğunuz hakkı da kendinize çevirdiniz, elinize gözünüze bulaştırdınız. Utandım! Kızardım! haberleri seyrederken, hayretler içinde kaldım yine!
Mecliste oturan ve uyuyan milletvekilleri il il geziyorlar, oy toplamak için. Bu görüntüler ve ülkesi için meclis de canla başla uyuyanları yormak! biz Türk halkına yakışmıyor.
İşte benim Referandum korkum buydu! İktidar da, Muhalefet de yine sarpa sardı. Sadece oy zamanları halkını düşünenlerin kursakları irileşti, büyüdü, yakında patlayacak diye endişe ediyorum. Lakin bu patlama sonucu yine zararı halk görecek…
Maddeler veriliyor, hazır sunuluyor ya önümüze! mantıklı veya mantıksız hangi tarafa dönük olursa olsun, bizler yine aynı hatayı yapıp birbirimizi yiyoruz. Beşeri zihniyet tüm hücrelerine kadar sarılan bu mikrobu, artık yok etmeli. Hala 80 sendromu, hala 28 şubat sendromu yetmedi mii! Yeni bir adım atılacaksa; aramızdaki olumsuzlukları, birbirimizle kavga etme malzemesi halinden çıkarmalıyız artık.
* Fikir benzin gibidir.çok kişide vardırfakat onu bir motora koyup çalıştıracak teşebbüs alevliyecek kibrit lâzımdır.
GASSON
“Ülkücüler hayır diyecekmiş, İslamcılar evet diyecekmiş, Avrupa ne diyormuş”, 12 Eylül’ü iple çekiyorum, bitsin şu eziyet artık! Tarihi bir olayı şaklabanlığa da çevirdik yaa yok bizim gibi bir millet. Espiri yapacağız diye karşısındaki kıran patavatsız insan lakırtısına döndü, referandum.
“Özgürlük kırlangıç, göçmen illerin
Sürgün ellerinde.
El olmadan gidilecek ömrüne
Beni de al anka kuşu.” Aysun gül
Hani özgürlüktü, özgürlükse! Neden karşı tarafa saygı duyulmuyor? Hani yenilikti, yenilikse! Neden insanca fikirlerin eşliğinde, halka saygı sunulmuyor? Hani askeri ihtilali halk ihtilaline çevirecektik! Biz ders almayı öğrenmedik hala, yerimizde sayıyoruz.
Ben beklerdim ki! özellikle de aydın kesimden; birbirlerine laf atacaklarına, hakaret edeceklerine, “Neden evet?, Neden hayır?” denmeli çizgisinde yazsınlar. Yok olur mu! böyle yazarlarsa, tartışma olmaz. Kimse onları okumaz.
Bilgi çağının neferleri olacak yeni nesil gençlere, bizden kalacak örneklere bir bakar mısınız? Tartışmalarla dolu bir sürü arşiv, hem yazılı hem de görsel. Tıkla tıkla izle..
"Aman sözün aydın olsun öz olsun.
Işık saçsın, bakan köre göz olsun."Yusuf has hacip
Bu ülke de yaşayan her insan, toplumun ana mozaik’leridir. Her kültür, her dil, her din, her millet Türkiye’nin mihenk taşlarıdır. Ermeni’siyle, Kürt’üyle, Türk’üyle, Laz’ıyla , Çerkez’iyle bu sınırlarda bu zamana kadar dostça yaşadık. Kültürlerimizi içtenlikle birbiriyle seviştirdik, kavgasız ve savaşsız. Düşüncelere koyulan ambargoları, birlikte aştık. Ulaştığımız her güzellik bizleri birbirimize bağladı.
“Suskunluğum dudaklarımdaki öpücük,
Kısmetsiz kavgalara inat beklemekte.
Son durak mühür gözlü düşüncelerimin
Vuslata yaklaştığı sonbahar.” AYSUN GÜL
Ama siyaset bir türlü kendini yenileyemedi, hep bir sürümceme içinde, insanları da popülist yaklaşımla birbirleriyle savaşır, hale getirdi. Kültürler anlaşırken, düşünceler anlaşamıyor, ne garip bir tezat. Bunu çıkarları doğrultusunda, başımıza bela edenlerden şikayetçiyim. Burjuva tarzı gizli bir esintiyle, yıkıp geçirdiler bu toprakları. Fransa buna asırlar önce dayanamadı ve sokaklara döküldü. Önce anarşi dendi bu ayaklanmalara, ama sonra adı halkın özgürlüğü olarak geçti tarihe.
12 Eylül’e kadar susun artık! cevabınız neyse o gün gider, sandık da verirsiniz. Boş sözler imparatorluğunda yaşayanların cevabı gibi, olmasın cevabınız. Susarak parmaklarımızın çığlığı versin, sandık da cevabını. Lüzumsuzca birbirimizi kırmaktan vazgeçmenin zamanı, geldi de geçiyor artık!
“İhtilalin Dengesiz Yüzü
Kan Kusuyor Yine Sokaklarda
Dar Ve Beceriksiz Gösteriler
Arsızlığa Yüz Olmuş
İki Kelimelik Hasbihal derme çatma
yüzsüzlüğe yüz olmuş.
Mitinglerde Anlayış Bir Kaos
Sağa Sola Yalpalayan
Acilen demokrasi
Acilen candan öte can lazım” AYSUN GÜL
SELAM VE DUA İLE
BAYRAM ŞEKERİNİN ADI NE OLSUN?
Seçim sonuçlandı,halk kararını verdi.
Eylül 13th, 2010 at 16:03Fakat anlayamadıgımız hala karşı tarafı saygısızca aşagılayan kendini yüce,egitimli,medeni ve kutsal gören bir kesim var ve bunların başı akıllarına hala gelmedi ne yazıkki!!!
böyle yaparak hep aynı yerde sayıcaklarını bilmiyorlar mı?
halkı anlamak yerine hala onlara cahil,köylü ve koyun gibi söylemleriyakıştıranlar medya yayınlarında hala söz alabiliyorya aklım almıyor.
İnanıyorumki bu ülkede birbirine bu şekilde yaklaşan kesimler oldugu müddetçe gerçek anlamda bir demokrasiden gerçek anladam bir toplum sözleşmesinde bahsedemeyecegiz.
Kendi istekleri toplumda vuku bulsaydı herkes çok akıllı herkes çok medeni olacaktı ancak aksi düşünceler sandıkta vuku buldugu zaman saygı duymak yerine;
-onlar koyundur,
-onlar cahildir,
-ne yaptıklarını bilmiyorlar
-onlar zaten degişiklikler hakkında hiç.bişey bilmiyorlar
-onlar eminiz hiç bişey bilmeden evet dediler
size göre köylüye kahtolsun,cahile kahrolsun(sizin aksi yönde düşünenlere verdiginiz terim)cemaatçilere kahrolsun,ermenilere kahrolsun diger herkese kahrolsun..
Eee demezlermi size ''kendinize gelin geriye kim kaldı ki yönetilecek türkiye zaten bu kesinlerden meydana gelmiyormu'' sadece size benziyen kesimlerin agzına balı sürdügünüz için bu noktaya geldik..
Heyy size söylüyorum kendini chp ye ve mhp ye adamışlar,kutsanmışlar..
darbeler çagında kutsal karar mercilerini kadrolarınızla doldurdugunuz zaman bölündü bu ülke alışkanlıkları kadroları sonraki gelecek iktitarlara sizaşıladınız..
arkadan nasıl sinsice vurulur süngülerle nasıl korkutulur siz gösterdiniz bu millete ..
şimdi meclis yerine halk konuşuyor sadece fakat buna da karşısınız.
Halka karşı öfkeniz bu denli derinse sorarım size o koltuklarda işiniz NE?