1000 GÜN… Özgürlük…
Uyandırılma tedirginliği olmadan huzurla yatakla bütünleşmektir.
Gözünü açtığında sevdiğinle karşılaşmak, mutfaktan gelen kızarmış ekmeğin kokusunu almaktır.
Duşun altında şarkı söylemektir.
Sucuklu yumurtayı yerken, gazete okumak, arada TV’ye göz kaçırmaktır.
Tıraş sonrası havana göre istediğin parfümü sürmektir.
Takım elbisene uyacak gömleğe naz yapıp, kravatı seçme huysuzluğunu göstermektir.
*
Özgürlük…
Kapıdan dışarı çıktığında denizi, dağları, tepeleri, ağaçları doyasıya seyretmek, serçelerin cilveleşmesine gülümsemektir.
Aracına bindiğinde istediğin yere gitmek, arzuladığın durakta, kahveni yudumlamak, sigaranı tüttürmektir.
Çalışma yerinde şakalarla neşe dağıtmaktır.
Öğlen yemeğine kiminle çıkacağını, akşam nereye takılacağını planlamaktır.
O gün yaptığın işin başarısı, kazancının zevkini çıkarmaktır.
Kıvancını ekip arkadaşlarınla paylaşmaktır.
*
Özgürlük…
O günün akşam saatinde batan güneşi seyretmektir.
Hele İzmir’deysen imbatın yüzünü okşamasına izin vermektir.
Kahkahalarla yürüyen güzel kadınları süzmektir.
Faytoncu teybindeki şarkıya mırıldanarak eşlik etmektir.
Güzel bir mekânda eşinle, sevdiğinle buluşmaktır.
*
Özgürlük…
Rakı kadehi, peynir dilimi, kavun serinliği, üzümün tanesindedir.
İlerleyen saatte o günün yaşattığı doyumsuz güzelliğin baş döndürücülüğündedir.
Bir sonraki günün bekleyişi içinde…
Yatakta aldığın zevktir.
*
Özgürlük…
Gecenin son karanlığı, günün ilk aydınlığındadır.
Annenin okşayışı, babanın bakışı, çocuğun gülüşü, sevgilinin dokunuşundadır.
Özgürlük…
Yarın için hiç bıkmadan beslenen umuttadır.
*
Özgür olmayan bir gün, ömür törpüsüdür.
Biri çarpın binle dayanılmaz işkencedir.
Hele sebepsiz, geleceği belirsiz, tepkilere sessiz 1000 günlük özgürsüzlük ise…
Cehennem azabıdır.
*
Meslektaşım, arkadaşım Mustafa Balbay, özgürlük özlemiyle tam 1000 günü geride bıraktı.
Tek kişilik hücrede, dört duvarla konuşarak.
Can yoldaşı kalemi, kankası kitaplarıyla.
Sevdiklerinin yüzünü ayda sadece 75 dakika görerek.
Senin, benim dünyaya sığamadığımız saatlerde, içinde yaşanan fırtınaları bastırarak.
Sabırla, gösteremediği isyanıyla…
*
Özgürlük paylaştıkça güzeldir.
Paylaşmak için arkadaşımı istiyor, bekliyorum.
***********************